Dün geceki maç berabere bitmesine rağmen Beşiktaş için herşeyi çok kötü gördük. İspanyol hoca Del Bosque Beşiktaş'a hiçbir şey verememiş. Üstelik tercihler de hep yanlış.
Carew'in bir yerden bir yere gitmesi mevsim değişikliğine neden olurken, mecburiyetten soktuğu Pancu'nun forvete ne kadar dinamizm getirdiğini gördük. Okan maç boyunca hiçbir şey yapmadı ama Ahmed Hassan gibi çok fazla özelliği olan bir oyuncuyu ancak son 10 dakika oyuna soktu. Tayfun ve Ahmet Yıldırım iyi oynamamalarına rağmen hiçbir önlem alamadı. Sözüm ona Real Madrid ile Avrupa Şampiyonluğu yaşamış. Ama Beşiktaş'ta her şey aynı. Düzeleceğine daha da kötü gidiyor. Hakan penaltıyı atsa, belki de Beşiktaş fark yiyecek.
Dün gece kaybeden G.Saray oldu. Sakın Hagi rakip sahada 1 puan aldık diye sevinmesin. İlk tebriğimiz son aylarda muhteşem bir çıkış yakalayan Necati'ye. Bir matkap gibi, parçalıyor, koşuyor, yoruyor. Ve kişisel becerisi de çok açık bir penaltı getirdi. G.Saray iyi takım olmuş. Çabuk oynuyorlar ve özellikle oyun başında ilk 20 dakika mükemmel bir tempo yaptılar. Hakan Şükür dün gece iyi değildi. Belki koşuyor, sağa sola deplase oluyor ama çağdaş forvet tipinden çok uzakta. Penaltı kaçırdığı için söylemiyorum, bir pozisyon var ki, süzülen topu sol ayağıyla alıp gitse golü yapacak. Ama o anlamsız bir şekilde markajdaki Necati'ye çıkarttı. Bu bile Hakan'ın bu maç için kendine güvensizliğini gösterir.
Defansif anlamda da G.Saray bir pozisyon dışında iyiydi. O tek pozisyon belki de maçı Beşiktaş'a getirecekti ama önce Pancu, sonra da İbrahim Toraman'ın ıskaları beraberliği getirdi. Hele İbrahim Toraman'a ne diyelim. Topu alsa, durdursa, bir de çay içse ondan sonra da topa vursa yine de gol yapacak. Ama o zoru yaptı, topa vuramadı.
Sonuç olarak G.Saray için işler iyi ama Beşiktaş için çok ama çok kötü gidiyor. Esas sorun Del Bosque'de.
Maçın kahramanı herşeyi ile mükemmel maç yöneten, maça harika yorumlar katan hakem Mustafa Çulcu'ydu. Bravo Mustafa, gözlerinden öpüyorum.