Almanya'ya uçmadan önce "son bir bayram ziyareti..."
- Nasılsın Nejat Usta.
- İyi... Ya sen.
- Almanya'dan bir isteğin var mı?
- Sağol.
- İyi bayramlar.
- Sana da.
***
Yarı tanıyor, yarı tanımıyor.
Çocuklarını görünce seviniyor.
Eşi Necla Hanım'a
"beni eve götür" diyor.
Oysa aylardır evde yatıyor.
***
Bazı oyunlarından, bazı sahneleri oynamak istiyor.
Bir iki cümle, bir iki espri, bir iki el ya da ağız hareketi.
"35'e bakla ne hakla" diyor.
"Cibali Karakolu" denilince sanki gözlerinin içi gülüyor.
"Üçün biri" oyunundan bir argo söz aklına geliyor, onu söylüyor.
***
Hasta yatağında
"tiyatroculuk oynayınca" yorgun düşüyor.
Uyukluyor.
Sonra uyanıp, Necla Hanım'a
"sen evden çıkma" diyor:
- Ben çarşıya giderim, yiyecek alırım, sen pişirirsin.
***
9 Ağustos'ta 83'üne girdi.
"Büyüklerden" Demirel dışında arayıp, yaş gününü kutlayan olmadı.
Bayram geldi geçti.
"Sanat dünyasından" onu bir tek Müjdat Gezen unutmadı.
"Medyadan" da sadece Uğur Dündar.
***
Beyin kanamasının üzerinden iki koca yıl geçti... Hâlâ yatakta.
Allah'tan ümit kesilmez.
Bayramın kutlu olsun Nejat Uygur.