Mesaj sağanağına tutulduk... Binlerce... İçlerinden birini okuyalım.
Viyana'dan Sacit Aslanoğlu yazıyor:
Viyana'da seçim cumartesi ve pazar günleri yapıldı.
Cumartesi günü müsait değildik, eşimle Pazar sabahına randevu aldık... Pazar sabahı sandıkların kurulu olduğu Messe Prater'a yola koyulduk. Ve kötü bir sürprizle karşılaştık. Görevliler sizin randevunuz dün (Cumartesi) öğleden sonraydı... Oy kullanamazsınız dediler.
Eşim itiraz etti... Görevliler, elimizde YSK sayfasının çıktısı var dediler, itirazımızı kabul etmediler.
Cep telefonumuzla YSK sayfasındaki randevu onayı mesajının fotoğrafını çekmiştik... Ne olur ne olmaz diye... Onu görevlilere gösterdik.
Yani randevumuzun pazar sabahı olduğunun kanıtını sunduk.
Sandık görevlileri aralarında konuşup, yapacak bir şey olmadığını, sistemde ne yazıyor ise onu uygulamak zorunda olduklarını belirtip, bizi müşahitlere yönlendirdiler.
Müşahitlerle görüşürken Konsolos Bey de geldi... O da sistemden şikâyet ederek, yapacak bir şeyin olmadığını, sorunun YSK'dan kaynaklandığını, oy kullanamayacağımızı, en fazla tutanak tutulabileceğini söyledi.
Sandığa gidip tutanak tutturmak istedik.
Görevliler tutanak nedir bilmiyorlardı... Orayı burayı aradılar... Bir dilekçe yazmamızı istediler.
Eşim dilekçe yazıp verdi... Ama bir faydası olacağına ihtimal vermiyorum. n Beş dakika içinde oy verileceğini sanırken, çoluk çocuk pazar günü sürünmüş olduk.
Randevusunu alan bilinçli seçmen de işte böyle cezalandırıldı.