Cumhurbaşkanlığı seçimleri, 30 Mart yerel seçimlerinden daha farklı ve ilginç sonuçlar ortaya koydu. Mesela tatilcilerin sandık başına gitmediği veya bazı insanların seçimi boykot ettiği söylendi.
Ama bu tatilcilerin hepsinin CHP'li olduğunu varsaymak mantıklı değil. Oy kullanmayanların AK Partili mi, CHP'li mi, MHP'li veya HDP'li mi olduğu konusunda elimizde hiçbir veri yok çünkü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yerel seçime göre toplam oy sayısını artırırken CHP ile MHP'nin yerel seçimdeki yüzde 45'lik oyunun yüzde 38'de düştüğünü görüyoruz. Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da birincilik her zamanki gibi AK Parti ve Tayyip Erdoğan'da.

Muhalefetin hemen her seçimin ardından yaptığı gibi çamura yatacağını tahmin ediyorduk. Parti yöneticileri bırakın yenilgiyi "başarılı olduklarını", hatta "Asıl kaybedenin AK Parti olduğunu" bile söyledi ama muhalefetin tabanı bu kez bu işlere tevessül etmedi.
"Elektrik kesildi", "Oylar çalındı" gibi bahaneler veya YSK'nın önünde oturma eylemi yapma gibi hareketler bu sefer pek olmadı.
Bu da muhalefetin tabanının artık bu işlere meyletmek istemediğini gösteriyor. Çünkü Çatı Aday'da anlaşan muhalefet partileri, Ekmelettin İhsanoğlu'na hiç miting yaptırmadı.
Seçmeni yakalayacak hiçbir proje veya gelecek umudu vermedi. Neleri yapacağını seçmene söylemedi. Sadece Erdoğan karşıtlığı yaptılar ve Çankaya Köşkü'ne misafirperver bir insanı çıkarmayı vaat ettiler.
CHP ve MHP tabanını heyecanlandıracak, umutlandıracak hiçbir söz söylemediler. Dolayısıyla daha önce AK Parti seçmenine karşı kullandıkları dışlayıcı ve aşağılayıcı dili bu kez de sandığa gitmeyen kendi seçmenlerine karşı kullandılar. Bu bir matematik ise sonucu kesinlikle eksi çıkacaktır.

CHP ve MHP lideri, mağlubiyet sorgulamasından da önce çok ivedi bir şekilde bir sorunun cevabını vermelidir. Seçim sonuçlarını analiz etmeden önce kendi tabanlarına ve tüm millete şu sorunun cevabını vermeliler:
Çatı Aday olarak Ekmelettin İhsanoğlu ismini size kim önerdi? Ya da daha doğrusu kim dayattı mı desek? "Biz bulduk" derlerse bu, milletle alay ettiklerinin kanıtı olur.
Zira Ne sayın Kılıçdaroğlu tanıyordu "Ekmeloğlu"nu! Ne de Sayın Bahçeli "Emsalettin" beyi tanıyordu!
Öyleyse Çatı Aday'ı iyi tanıyan ve öneren kim? Açık açık bunun cevabını vermeden gelecek seçimde milletten oy beklemesinler…