Boşanma konusuyla ilgili konuştuğumuzda Mehmet Ali Erbil'e, yaşadıkları soğuk savaşla ilgili olarak "Yok mu bunun bir dur noktası?" diye sormuştum. O da, avukatına gereken talimatı verdiğini belirtip, "Tuğba ne istiyorsa vereceğim" demişti. Ve söylediğini yaptı, anlaşma sağlandı. M.Ali, Tuğba Erbil'e Astoria'daki 3 milyon dolar değerindeki penthouse daireyi veriyor. Bir de yeni ev alıyor. Bodrum'da Tuğba Erbil'in üzerine olan yazlık da var. Nafaka ise 10 bin TL olarak belirlenmiş. Dolayısıyla iki tarafı da yıpratan ve üzen süreç sona ermiş gibi görünüyor. Bu arada bulunduğum tüm ortamlarda bu boşanma pazarlığı konuşuluyor ve kadınlar Tuğba Erbil için "Vay be ne kadınmış" diyorlar. Sanırım Tuğba Hanım kendini doğru ifade edemiyor, dolayısıyla antipatik bulunuyor. Ama sorarım size; boşanırken 'ceketini alıp çıkan' kadın gördünüz mü hiç? O hareket erkeklerden beklenir genelde. Dolayısıyla Tuğba Erbil'i eleştiren bütün o hanımların, 'Ben olsaydım ne yapardım?' sorusuna içten bir yanıt vermeleri gerek. Genetik kodlarımız değişmedikçe bu işte kadınlar her zaman 'alan-kazanan' olacaklardır.