Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞENGÜL BALIKSIRTI

İstanbul'a yakışmayanlar

Kültür ve Turizm Bakanlığı ya da Büyükşehir Belediyesi beni 'İstanbul'un Turizm Elçisi' ilan etse, ancak bu kadar çalışabilir, kafa yorabilirim İstanbul'a...
Gönüllüyüm yani. Çünkü İstanbul'un önemini biliyorum.
Bizim dünyaya açılan penceremizin İstanbul olduğunu da...
Yapılan iyi ve güzel şeyleri sık sık yazıyorum. Ama eleştiriler yok mu? Var tabii.

NEDEN BU HIRS?
Yakışmayan pek çok şey var İstanbul'a...
İşte ilk anda aklıma gelenler:
Trafikte hiçbir kuralı umursamayan minibüsler.
Artık yolda gitmekte zorlanan ve içi son derece eski olan taksiler ve arabesk müziğin sesini sonuna kadar açarak kendi keyfini yaşayan taksiciler.
Tabela kirliliği. Herkes her istediğini binalara asabiliyor mu?
Dış cephesi tamamlanmadan yaşamın başladığı binalar.
İnsana yürürken cambazlık yaptıran parke taşları... (Hepsi yerinden oynuyor.
Acaba o kaldırımları yapan müteahhitlerin iş bittikten sonra hiçbir sorumluluğu kalmıyor mu?)
Yollarda çift sıra halinde park eden araçlar.
Günün her saati, şehir içinde cirit atan beton ve moloz kamyonları.
Korna çalanlar... (Özellikle kadınlar... Neden bu hırs anlamıyorum!)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA