Türkiye'nin en iyi haber sitesi
İLKER GEZİCİ

Devlet Tiyatroları’nın ateşi hiç sönmeyecek

Tamer Karadağlı'nın genel müdürlüğü ve genel sanat yönetmenliğini üstlendiği Devlet Tiyatroları, Cumhuriyetin 100. yılını çok özel bir oyunla kutladı. Karadağlı'nın davetiyle Ankara Akün Sahnesi'nde ilk kez seyirciyle buluşan 'Yüzyıllık Destan: Ateş' adlı oyunu izleyenler arasındaydım... Karadağlı'nın Devlet Tiyatroları'na dokunuşu daha kapıdan girerken belli oluyordu. Duvara yansıtılan kocaman Atatürk imzası, barkovizyon gösterileri ve ışıklı tabelalarla Akün Sahnesi çiçek gibi süslenmişti bu özel gece için. Sanki Ankara'da değil de görkemli bir şov izlemek Hollywood'daydık. Haluk Özenç'in yazıp Barış Erdenk'in yönettiği oyunu, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar'ın da izlemeye gelmesi beklentileri yükseltmişti.



Oyun öncesi konuşma imkanı bulduğum yazar Haluk Özenç'ten bunun 5 yıllık bir proje olduğunu ve üçlemenin ilk oyunu olduğunu öğrendim. Özenç, "Bu, Meclis açılışının 100. yılı için yazdığım bir oyundu. Hatta Mustafa Kemal Paşa'yı Tamer Karadağlı canlandıracaktı ama pandemi olunca proje rafa kalktı. Bugüne kısmet oldu. Bu oyunun devamında taarruz ve cumhuriyetin ilanını anlatacağız" dedi.



Dinamik dans ve koro grubunun anlatıcı rolünü üstlendiği oyun, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının verdiği kurtuluş mücadelesinin başlangıç dönemine götürüyor izleyici. Emre Başer'in Mustafa Kemal Paşa'yı başarıyla canlandırdığı oyunda bağımsızık ateşinin yakıldığı Anadolu'daki olaylar aktarılıyor.




Mustafa Kemal'in zorlu koşullarla Samsun'a çıkması, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini oluşturan Amasya genelgesi, milli birlik ve beraberliğin oluşturulduğu, Erzurum ve Sivas Kongreleri süreci, İngilizlerin baskısı altındaki İstanbul Hükümeti'yle olan sürtüşmeleri izlerken 100. yılını kutladığımız cumhuriyetin ne kadar zor ve imkânsız denilecek şartlarda kurulduğunu bir kez daha görüyorsunuz. Bir yandan düşmanla manda ve himaye anlayışıyla, diğer yandan yokluk ve yoksullukla mücadele eden halkın tam bağımsız özgür bir millet olma uğruna hakkında idam kararı çıkarılmış, rütbeleri sökülmüş, yok sayılmış bir liderin etrafında toplanması, kurtuluşu onda görmesi duygu dolu sahnelerle oldukça dinamik ve akıcı şekilde aktarılıyor.




Mustafa Kemal'e yapılan suikastin detayları da, 'Dağ başını duman almış' diye söylediğimiz Gençlik Marşı'nın hikayesi de yine satır aralarında bahsedilen anekdotlardan. Bu noktada acaba çok mu bilgi bombardımanına boğuluyoruz diye düşünebilirsiniz. Ama bize unuttuğumuz ya da bilmediğimiz konuları yeniden hatırlatması bakımından, bu bolca bilgi aktarımı çok rahatsız etmiyor. Nitekim tüm bu süreç dans ve müzikle anlatıcılarla aktarılıyor. Yaklaşık 70 dakika süren oyunda bize unutulmaz bir 29 Ekim gecesi, 100. yıl kutlaması yaşattıkları için başta Karadağlı'yı, yazar Özenç'i harika rejisiyle Erdenk'i, işlevsel dekorlara imza atan Emre Satı'yı, dönemin ruhunu yansıtan kostümleriyle Özge Akarsu'yu, içimizdeki coşkuyu kabartan müzikleriyle Gürkan Çakıcı'yı, atmosferi hissetmemizi sağlayan ışıklarıyla Osman Uzgören'i, oyundaki enerjiyi hiç düşürmeyen koregorafisiyle Sibel Erdenk'i ve Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçılarını tebrik ediyorum. Bu 'ateş' hiç sönmeyecek biliyorum...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA