Memleketin en büyük sorunlarından biri; kanunları yapanların, kanunların içeriğiyle bağlantılı bir hayat yaşamıyor olmaları aslında.
Misal, yıllar önce bir Karadeniz otoyolu projesi yaptık; memleketin en güzel sahiline, beton şerit çektik. Şimdi o manzaraya bakan herhangi biri "Hayatında bir kez ormana gitmiş bir insan nasıl doğayı böyle katleder" diye düşünür.
Yine, 'bisiklet yolları yapılsın' diye söylüyoruz, yazıyoruz ama düzenlemeyi yapacak yöneticiler bisikletle bir yere ulaşmanın tadını yaşamamış olunca, ilerlemek zor oluyor.
Hayvan haklarıyla ilgili son tasarıdaki en büyük sorun da bu işte. Bisiklete binmeyene bisiklet zevki anlatılamadığı gibi, hayvanıyla konuşmamış insana da o sevgi anlatılamıyor demek ki...