Dünya Kupası öncesi Arjantin'de Almanya'dan hangi futbolcuyu oynatırdınız diye sorsalar, Mesut Özil dışında aklınıza bir isim gelir miydi? Belki Arjantin'in en zayıf halkası kaleci Romero'nun yerine Neuer'u tercih ederdiniz, o kadar. Ne de olsa Maradona, Zanetti, Cambiasso gibi ustaları kadroya almamıştı. Şampiyonlar Ligi'nde destan yazan Milito'yu bile turnuva boyunca kulübede bekletti. Bir teknik direktör bu kadar mı fark yaratır? Evet, "Karşı tarafta teknik direktörlükten bi haber Maradona varsa her şey mümkün" dediğinizi duyar gibiyim... Ee İngiltere'nin başında futbol dehası Capello vardı da ne oldu? Onlar da dört yediler. Tüm dünya Joachim Löw'ün Almanya'ya oynattığı futboldan bahsediyor. Adamlar çekirge sürüsü gibi hücuma kalkıp, savunmaya çekiliyorlar. Bakalım İspanya karşısında ne yapacaklar? Almanya elense bile Löw'ün taktik anlayışı geleceğin futboluna ışık tutuyor olacak. Klasik bir gönderme olacak ama Löw, Fenerbahçe'den 'stajyer hoca' diye gönderilmişti değil mi? Bir de Vicente del Bosque'yi Yeniköy Kasabı'na benzetenler vardı. Şimdi tüm dünya nefesini tutmuş 'stajyer hoca' ile Yeniköy Kasabı'nın futbol tarihine geçmeye aday satranç mücadelesini bekliyor! Yazıyı en iyisi Löw'ün bir sözüyle kapatalım: "Fenerbahçe'yi yorumlayanların futbola yakınlığı, Türkiye'nin Avustralya'ya yakınlığı kadar."