Müslüm Gürses ile basketbol ne alaka? Yok, Fazıl Say taraftarı değilim, 'arabesk yavşaklığı'na da karşı değilim. Ancak birçok ülkede yayınlanacak 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nın açılış töreninde Müslüm Baba'nın konser verecek olmasına pek anlam veremedim. Bu tür açılışlarda genelde sporun ritmine uyan, canlı kanlı müzikler sahneye taşınır. Müslüm Baba'nın acılı şarkılarından sonra basket mi oynanır yahu; açarsın rakıyı, mezeye yumulursun. Müslüm Baba'nın sahneye çıkarılma fikrinin Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül'den gelmesi de ilginç. Akgül, Müslüm Baba'yı özellikle istemiş: "Sezen Aksu da ülkemizin müziğinden en güzel örnekleri sunacak, Müslüm Gürses de... Ben özellikle Gürses'in olmasını arzu ettim. Çünkü kendisi ülkemizden farklı bir mozaiktir..." Ülkece 'kültür mozaiği' geyiğini çok abartıyoruz. Bir kere kültür mozaiği falan değiliz, eskidendi o! (Bkz. baskılar sonucu azınlıkların nüfusunun hızla azalmasına, Hristiyanlığı yayıyor diye insanların boğazlanmasına...)

AKGÜL'DEN FAZIL'A MESAJ
Hadi, onların dediği olsun 'kültür mozaiği' olalım, bunun Gürses ve arabesk müzikle ne alakası var? Yoksa, Akgül ya da bakanın nezdinde devlet, 'arabesk yavşaklığı' polemiğinde taraf olmak mı istiyor? Ya da Müslüm Baba sahneye çıkarılarak Fazıl Say cephesine bir mesaj mı verilmek isteniyor? Buraya kadar yazdıklarım ülkenin menfaati içindi! Aslına bakarsanız ben Gürses'in sahne alacak olmasından dolayı acayip mutluyum. Çünkü manyak bir geyik ortamı doğacak. Normalde TV programlarında bile kontrol altında tutulamayan Müslüm Baba'nın "Evetttt, şimdiii" nidaları eşliğinde devlet büyüklerine seslenmesini... Ya da iyice coşup "Hey yumurtaya can veren Allah'ım yeşil biberi nasıl yarattın?" vari hayata dair tespitler yapmasını merakla bekliyorum. Çok güleceğiz çok! Bir de Müslüm fanatikleri dünya liderlerinin arasına sızmayı başarırlarsa veya kendilerini jiletleyerek sahaya fırlarlarsa harika olur! Nasıl absürd bir ülke olduğumuz bundan daha gerçekçi anlatamayız.