Dün Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, benim bir ay önce "Neden sadece Adli Tıp raporu bekleniyor?" başlıklı yazımda yaptığım uyarıları, Emniyet'ten konuştuğu önemli bir isimden aldığı bilgilerle doğrulamış. Bir ay önce "Ya Adli Tıp raporundan gerçek ölüm nedeni çıkmazsa? Bu ihtimal yüzde 5... Kamuoyunu tatmin etmeyen bir rapor da çıkabilir. (Bkz. Defne eceliyle öldü.) Rapor hazırlanırken bir yandan da Defne ile ilgili kapsamlı bir araştırma yapılmalı. Her şeyi Adlı Tıp raporundan beklemek yanlış. İlk 48 saat çok önemli! Ancak polis daha taksi şoförünün bile ifadesini almamış... Yurt dışında bu tür gizemli ölümlerde; polis, soruşturmayı tehlikeye düşürmeyecek bazı bilgileri medya ile paylaşır. Bu da yapılmıyor. Her şey çok garip ilerliyor!" diyerek pek çok şüphemi paylaşmıştım.

HER ŞEY GARİP
Aslında çok da zeka gerektiren şüpheler değildi bunlar... 'CSI: NY' dizisinin birkaç bölümünü izlemiş bir lise öğrencisi de bu soruları yöneltirdi! Ancak gariplik devam ediyor, Emniyet sessizliğini koruyor. Bakın, Altaylı'ya konuşan Emniyet'ten önemli isim ne demiş: "Olay sonrası evde ciddi bir arama, inceleme yapılmadı... Olaya tanık olanların Adli Tıp incelemesi yapılmadı. Kan örnekleri alınmadı. Evdeki deliller düzgün toplanmadı. Bütün bir olayın çözümü Defne Joy Foster'ın Adli Tıp incelemesine bırakıldı..." Eğer tanıkların kan örnekleri de alınmadıysa, vay gidene! Böyle vahim bir hataya imza atılır mı? İnşallah bu iddialar doğru çıkmaz! Boşuna yazıyoruz aslında… İbrahim Tatlıses'in katil zanlılarını dört günde bulan Emniyet, daha Defne'yi en son gören kişiyi, taksi şoförünü bile sorgulamadı!