Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Komedi-korku türünde bir ülkeyiz

Çünkü gündemi takip ederken aynı anda hem gülüyor hem de korkuyorsunuz. Hani 'Gremlins' diye bir film vardı, o hesap. O küçük yaratıklara hem güler hem de onlardan korkardık.
Örneğin
2009'da polis kurşunuyla ölen öğrenci Aydın Erdem'i anmak için Dicle Üniversitesi'ndeki etkinliklere katılan sekiz öğrenciye toplam 72 yıl 1 ay hapis cezası verilmesi...
Norveç'li bir balıkçı bu haberi okusa önce "Nasıl yani?" der, sonra da arkadaşlarıyla bu olayın geyiğini yapar, bol bol güler.
Lakin bu haber bizim için sıradandır. Bize şoke olmak için daha absürt bir suçlama lazımdır.
Mesela 72 yıl ceza alan bu çocuklar için hazırlanan iddianamede 'ıslık çalarak tempo tutmak', 'ayakta marş söylemek' gibi abuk sabuk suçlamaların yer alması gibi...

İNTERNETE FİLTRE
Radikal'den Pınar Ögünç bu absürt suçlamaya 'ideolojik ıslık' tanımını uygun görerek müthiş bir tespitte bulunmuş.
Bu ülkede 'ideolojik halay' çektikleri için ceza alan öğrenciler de vardı, değil mi? Evet, 'ideolojik halay', 'ideolojik ıslık' çok komik ama 'Evil Dead'de yürüyen el kadar da korkutucu.
Şaka değil, ülkenin birlik ve bütünlüğünü bölecek derecede ideoloji ıslık çalan bu gençler toplam 72 yıl hapis cezası aldılar.
Hadi gülüp korkudan titremeye devam edelim...
22 Ağustos'ta Türkiye'de devlet eliyle internet filtrelenecek. Kaçış yok; 'aile', 'çocuk', 'yurt içi' ve 'standart' adlarında dört paketten birine üye olacağız.
Hadi gülün: Bu paketler arasında 'yurt içi internet' kategorisi de var. İnternetin yurt içi, yurt dışı mı olur?
Deniyor ki, çocuklar zararlı sitelerden korunacak. Yahu zaten 'çocuk filtresi' olarak basit programlar var, aileler bu programları bilgisayarlarına yükleyerek çocuklarını zararlı içeriklerden çok rahat koruyabilirler.
Yok olmaz, illa devlet denetleyecek. Sakın bu yasa için çocuklar bahane edilmesin, gerçek amaç özgürlüklerin kısıtlanması olmasın? Bu nasıl bir kafadır anlamış değilim.
Hadi gülün: 50 yaşında bir adamın internette hangi siteye gireceğine de devlet karar verecek. Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü (RSF) de gülüyor ve diyor ki; "Türkiye'de internete uygulanan sansür 'gülünç' boyuta ulaşmış durumda."

EVLENMEDEN YASAK!
Hadi korkalım biraz da, RSF bu açıklamayı daha filtreleme mevzusu yokken yaptı!
Bitmedi... Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, milletvekili adayı gösterilmedi ama mesaisine devam ediyor, daha iyi bir Türkiye için çırpınıyor, çalışıyor.
Efendim Kavaf'ın açıkladığı 'Aile 2023 Vizyonu'na göre; devlet, artık sadece internetle değil, 'nikahsız yaşam'la da mücadele edecek. Gerekçe ise ahlaki yozlaşma ve nikahsız birlikte yaşamın aile kurumunu tehdit etmesi.
Ne desek boş! Daha yazacak çok konu var ama vallahi daral geldi, bunaldım...
Peki, seçimlere bir ay kalmışken insanların bu kadar çok baskıya maruz kalması ya da korkutulması mantıklı mı sizce?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA