Bu topraklarda 100 yılda tam 150 kez deprem yaşanmış.
150 depremden çıkarılan ders ise Van'daki binaların yüzde 80'inin kaçak olması...
Sadece Van mı?
Yurdun her yerinde kaçak binalar, çimentodan, demirden çalan müteahhitler var.
Ne yazsak boş! Hıncal Abi'nin (Uluç) dünkü 'Sorumsuzlar ülkesi Türkiye' yazısı asıl sorunu anlatıyor. Sorumsuzluk damarlarımıza işlemiş.
Herkes değil tabii ki ama çoğumuzda vurdumduymazlık hakim. Birçok insan maaşı cebine indirip işini yapmıyor. Üstüne bir de yolsuzluk yapıyor. Herkes bir şekilde voliyi vurma derdinde.

DERE KUMUYLA BİNA...
Haklısınız, yolsuzluk insanlık tarihi kadar eski ama bizde artık yaşam biçimi haline geldi.
Öte yandan aynı halk yediden yetmişe yardım için seferber oluyor... Emin olun o yardıma koşanlar arasında da dere kumuyla bina yapan müteahhitler, rüşvet için yolsuzluğa göz yuman belediyeciler de vardır.
En kötüsü de bu işte!

YENİ ANAYASA ÖNEMLİ
Kendi sorumluluklarımızı yerine getirmeden ya da hatalarımızı görmeden habire birilerini eleştiriyoruz. O birileri aslında biziz.
En basit örneğiyle o birileri; her gün emniyet şeridi ihlali yapan bizleriz.
Demek ki, bu rejim, bu siyasi sistem, bu medya, bu eğitim sistemi hatta camideki imam; iyi, dürüst, onurlu vatandaş yetiştiremiyor.
Aslında önümüzde büyük bir fırsat var. Yeni Anayasa hazırlıklarına "İyi vatandaş nasıl yetiştirilir" gözüyle de bakmalıyız.
Siyasi, ideolojik meselelerden önce bence iyi, dürüst, ahlaklı insanlar yetiştirmeyi kafaya takacak yasalara ihtiyaç var.