Öğrenciydim o zamanlar... Güven Sazak yönetimi, Rıdvan Dilmen'i kadro dışı bırakınca ağlamıştım. Çünkü o Rıdvan'dı, beş kişi çalımlayıp gol atan, Simoviç'in sağından atıp solundan kaçan bir efsaneydi, çocukluk aşkıydı!
Oğuz Çetin ve Aykut Kocaman'ın Fenerbahçe'den yollanması ise daha büyük travmaydı. Trabzonspor taraftarına, futbolcularına üzüldüğü için Aykut'un ipi çekilmişti ama taraftarın kalbine o gün 'adam gibi adam' olarak kazınmıştı. Taraftar bu güzelliği hiç unutmadı, Aykut'un şimdiki kredisi de biraz bundan.
HOOIJDONK'A BENZER!
Hooijdonk'un yollanması ise biraz Alex krizine benzer. Hooijdonk da karakterli adamdı. inatla doğruları söylediği için ihanete uğradı.
Hooijdonk gitmeden önce Anelka'yı transfer edip taraftarı avuttular. Şimdi Kuyt, Meireles, Krasic alındı ama Alex'in sevgisi hakikaten başkaymış!
Rıdvan'ın kadro dışı bırakıldığında yaşadığım üzüntüyü hatırlıyorum da şimdi çocuk taraftarlara daha çok üzülüyorum. Alex'in yollanışı taraftarın kalbine hançer gibi saplandı. Seviyorlardı lan işte birbirlerini, büyük bir aşk yaşıyorlardı.
Sevenleri ayırdınız, Avrupa kupası kazansanız da bu aşk ve ihanet unutulmaz, nokta!