2022'yi tam atlatabilmiş değilim. Henüz bir gün geçti belki ondandır. Ama aklım geçtiğimiz yıl yaşananlarda... Yok yok oturup size kimler geldi kimler geçti, kimden nefret edildi, kim çok sevildi listesi yapmayacağım (En iticiler listesine imzamı atarım o ayrı...!) Size, geçtiğimiz yıl çok sık kullanılan bir ifadeden ve bir tartışmadan söz edeceğim. Türkçemize yeni girdi bu ifade, sempatik tınıları var, insanda olumlu bir etki bırakıyor... O ifade şu: 'Küçük küçük dokunuşlar...'
"Ben yüzümle çok oynamayı sevmiyorum, küçük küçük dokunuşlar yaptırıyorum" dedi yüzüne bir şey yaptıran herkes. Biz de yedik!
KÜÇÜK DOKUNUŞLAR!
Oysa geçtiğimiz yıl tanıdığımız birçok kadını ve erkeği kaybettiğimiz, onların ruhunda başka yüzlerle tanıştığımız bir yıldı. Bol küçük dokunuşlu geçen yılın sonunda ise sohbet masalarındaki güncel tartışma, boş gezenlerin yeni dilemması, "Estetikle değişmek nitelikli dolandırıcılık mıdır, değil midir?" oldu. Bu tartışmalar beni yıllar öncesinden unutamadığım bir habere götürdü...
2012 yılıydı... Bir aile fotoğrafı düştü yabancı ajanslara... Altındaki haber çarpıcıydı. Çinli bir koca, karısının daha tanışmadan önce bir dizi estetik ameliyat olduğunu öğrenir, çocuklar büyüyüp de çirkin' olunca şüphelenir. Önce DNA testi yaptırır, sonra karısı itiraf eder, "Evlenmeden önce çok çirkindim, bir dizi estetik ameliyat yaptırdım, çocuklar o yüzden çirkin!" Tabii kandırılan adamcağız soluğu mahkemede alır, karım beni dolandırdı diye...
Uber absürd geliyor di mi kulağa! Ama insan düşünmeden de edemiyor, var mı böyle bir hak diye? Yani evleniyorsun, karın ya da kocanın yüzünün aslında orjinalinin tamamen farklı olduğunu keşfediyorsun. Dolandırılmış mı oluyorsun şimdi?
Oysa işin aslı farklı. İnternete girince karşısınıza hala çıkan bu haber aslında gerçek değil! Yani bugüne kadar kimse karım ya da kocam evlenmeden önce bir dizi estetik ameliyat yaptırmış, çocuklar ona benzemiyor diye dava açmadı.
Peki olayın içyüzü ne? İşte o bölüm, iletişim fakültelerinde okutulacak türden bir bilgi kirliliği örneği!
Olay, 2012'de Tayvanlı bir kozmetik kliniğinde insanları estetik ameliyat olmaya ikna etmeyi amaçlayan bir reklamın fotoğraf çekimiyle başladı. Fotoğraf, aranan iri gözleri ve uzun, iyi tanımlanmış burunları olan çok çekici 'ebeveynleri' ve gözlerinin son derece küçük ve burunlarının düz görünmesi için görüntüleri değiştirilmiş 'çirkin çocuklarını' gösteriyordu. Başlıkta şöyleydi: 'Endişelenmen gereken tek şey, bunu çocuklara nasıl açıklayacağın.' Oysa bu fotoğraftaki kadın bir model, Heidi Yeah! Ve kendisi estetiksiz! Olay bir kurgu, reklam kampanyası. Epey ses getirdi üstelik. Estetik kliniğinin çektirdiği bu aile fotoğrafı internette dolaşmaya başladı o yıllarda: 'Estetik cerrahi -onu sonsuza kadar saklayamazsınız' başlığıyla... İnsanlar bunun gerçek olduğunu düşündü! Sonra bu sahte bilgiye yeni bir sahte bilgi eklendi. Çinli bir tabloid bunu, 'Estetik yaptırdığını saklayan eşe, nitelikli dolandırıcılıktan tazminat davası açtı' başlığıyla yayınladı. Resim ve beraberindeki hikayeler, Google'da Arapça, İngilizce ve Japonca ve Türkçe dahil birçok dilde çıktı ve küresel bir 'meme' haline geldi.
OLAN MANKENE OLDU!
Olan bu fotoğraftaki model Heidi Yeh'e oldu. O güne kadar ünlü markaların reklamlarında oynayan Yeh, daha az iş almaya başladı. İnsanlar onun hiç estetik yaptırmadığına inanmayı reddetti. Reklam veren ajanslar şüpheye düştü. Erkek arkadaşı söylentiler yüzünden onu terk etti. Son olarak Yeh; BBC'ye, estetik cerrahi hizmetlerini esprili bir şekilde tanıtmak için oluşturulan bu fotoğrafın hayatını mahvettiğini söyleyerek dava açtı. Ve davayı kazandı.
Yani demem o ki, şu sıralarda masalarda geyik konusu olan mevzudan iş çıkmaz. Estetikle başka biri gibi görünmek, filtreyle kendini gençleştirmek nitelikli dolandırıcılık değil! Rahat olun...
