Bu Dünya Kupası'nda büyük bir paradoks yaşanıyor. Çözmek, çözümlemek, üstünden gelmek hiç de kolay değil. Futbolun dev endüstrisinin liglerine ev sahipliği yapan ilk 5 ülkeden İngiltere, İtalya ve Fransa adeta sürklase oldular. Ama İspanya ve Almanya devam ediyor, kaldı ki biri final oynayacak. "O lig kalitesi bu lig kalitesinden daha iyiydi" gibi subjektif açıklamaları yadsıyan paradoksal bir durum bu. Ama altlıklar anlamında bazı gerçekleri okumak hiç zor değil.
İngiltere ve İtalya'nın yıldızları yoktu. Üstelik takım da olamadılar. Fransa iki olumsuzluğu da yaşadı. Dev endüstriye ihanet etmeyen şu an İspanya gözüküyor. Yıldızlarıyla takım at başı gibi gidiyor. Almanya daha farklı, onun açıklaması geleneksel damarlarıyla ilintili. Geriye Hollanda kalıyor. Hollanda tarihsel olarak dünyanın en büyük 'B' takımıdır. İkizi Portekiz'dir. Bu ülkelerin başarıları liglerindeki Ajax, PSV ile Porto ve Benfica'nın görece yükselişleriyle ilintilidir. Burada yine endüstriyel futbolun izleri vardır.

BREZİLYA&ARJANTİN YOK!
Sonuç? En azından şimdilik yine subjektiftir. Denilir ki, endüstriyel futbol başattır, dominantdır. İlk üçü şu nedenle başaramadı, diğerleri başardı. Bence bu altlıklar büyük fotoğrafı görmemize çok katkı sağlamıyor. Kaldı ki dünya futbolunun Brezilya ve Arjantin'den oluşan iki devi artık yok. Niye yok? O da bir paradoks! Henüz yarı finallerin arifesindeyiz. Söyleyeceklerim çok, çoğu kupa sonrasına saklı. Ama şimdiye dek hiçbir şey söylenmemiş olması da hatta tersi söylemler de çok garip! Örneğin bir yorumcu" Maradona yanlış yaptı! Avrupa'nın en iyi iki santrforu Milito ve Aguero'yu yanında oturtuyor! Ama Tevez ile Higuain'i yan yana oynatması da yanlış! Hatta Di Maria'yı oynatması bile lüks!" diyor. Orta alana 5 tane Mascherano koysun, ileride sadece Messi olsun! Belki doğrudur, skor bu kez Arjantin lehine 4-0 olur. Ama!
İşte bu "Ama" da Schweinsteiger yıldız olur! Uruguay 5 ay önce F.Bahçe'nin bıraktığı ama dünyayı dolaşıp alıcı bulamayan Lugano'nun elinde kupayı da kaldırır! Yıldızı da Forlan olur! Ama...