Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HÜLYA GÜLER

Formula 1, yapay zeka ve sürdürülebilirlik

Rekabetin ne kadar yararlı olabileceğini gösteren en güzel örneklerden biridir Formula1 (F1) yarışları. Türkiye'nin de yabancısı olmadığı F1'de rekabet o kadar yoğundur ki üzerinde çalışılan teknoloji, otomobili bir saniye bile önce geçiriyorsa, işte bu büyük bir buluştur. Dolayısıyla saniyelerle ölçülen bu rekabet, 70 yıldır otomotiv sektörüne birçok buluş hediye etti. Yani bugün yollarda gördüğümüz otomobillerdeki pek çok teknoloji ilk olarak F1 pistlerinde kullanıldı. Oysa SOCAR'ın davetlisi olarak F1'in Bakü Grand Prix'sini izlemeye giderken benim aklımda, rekabet ya da teknoloji değil tek bir konu vardı; sürdürülebilirlik. Dünyada en başından büyük bir ilgiyle takip edilen F1 gibi bir yarış, bugüne kadar hız değil de en çevre dostu otomobilin peşinde koşsaydı ya da en azından en hızlı pilot ve en çevreci otomobili ödüllendirseydi acaba otomotiv endüstrisi nasıl şekillenirdi diye düşündüm. Sonra da bunun 70 yıldır böyle olduğunu hayal ettim. Tabi ki dünya bambaşka bir yer olurdu.
Biraz da bu düşüncelerin etkisiyle SOCAR Türkiye yetkilileriyle birlikte geçirdiğimiz 2 gün boyunca meselenin sürdürülebilirlik boyutu sohbetlerimizin ana konusunu oluşturdu. F1'in sıfır karbon hedefi dahil çevreci otomobil ve yakıt konusuna geleceğim ama önce Türkiye'nin en büyük uluslararası yatırımcısı konumundaki SOCAR'ın sürdürülebilirlik hedeflerine ilişkin birkaç not aktarayım.
Aliağa'da Türkiye'nin en büyük petrokimya tesisi Petkim'in ve Star Rafinerisi'nin sahibi SOCAR Türkiye, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında ilk etapta 2035'e kadar karbon emisyonunu yüzde 40 azaltmayı ardından 2050'ye kadar da sıfır karbon hedefine ulaşmayı planlıyor. Bunun için başta petrokimya, rafinaj ve doğal gaz ticareti, iletimi ve dağıtımı olmak üzere, içinde bulunduğu tüm sektörlerde sürdürülebilir büyüme sağlamak üzere faaliyet yürüten SOCAR, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) doğrultusunda bir strateji uyguluyor. Şirketin stratejisinin bir ayağında; enerji verimliliği, sıfır atık ve yenilenebilir enerji üzerine çalışmalar yer alıyorken diğer ayağında ise karbon yakalama teknolojileri gibi gelecek vadeden projelere yatırım yapıyor.
F1 de 2030 yılında sıfır karbon hedefini benimsemiş ve ilan etmiş organizasyonlardan biri. Bu hedef için özellikle net sıfır yakıtlı otomobillerin gelişimine katkıda bulunmaya başlayan organizasyon yarışlar nedeniyle oluşan karbon ayak izini de nötrlemek üzere bir yol haritası açıkladı. Eğer F1 yakıtta sıfır karbon hedefini yakalamayı başarırsa yani sadece sıfır karbon yakıtlı otomobillerin yarıştığı bir platforma dönüşebilirse o zaman gerçekten bambaşka bir dünya mümkün. Yıl boyunca devam eden 23-24 farklı ülkedeki yarışlar için tüm ekipmanların kargo uçaklarıyla taşındığı bir iş modeline sahip F1, 2030'a kadar karbon sıfır hedefini yakalayabilir mi bilemiyorum ama 2050'den sonra yapay zekanın yardımcı pilot olarak yarışlarda yer alacağına ilişkin öngörüler oldukça inandırıcı. Kim bilir bakarsınız karbon sıfır hedeflerine yönelik bir çıkış yolu da yapay zekadan gelir. Ne de olsa insanoğlu bugüne kadar konuyu yeterince dert etmedi!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA