Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HÜLYA GÜLER

Ağacın izinde global markalaşmaya doğru

Bugünlerde hangi iş insanıyla konuşsam, hangi şirketin gelecek vizyonunu dinlesem sürdürülebilirlikten, doğayla dost bir iş modelinden söz ediyor. Oysa bunlardan sadece samimi olanları bizleri ve işlerini geleceğe taşıyacaklar. Verilen mesajlara bakılırsa sanki tüm şirketler her geçen gün şiddetini arttıran iklim felaketlerinin çaresini bulmuş gibi. Yani herkes sürdürülebilirlikten o kadar çok söz ediyor ki, bu konuda gerçekten bir samimiyet testine ihtiyaç var. Yıldız Entegre Pazarlama ve Ürün Geliştirme'den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Melike Alkan ile sohbetimiz işte bu samimiyet ihtiyacını bir kez daha önüme getirdi.
En kritik hammaddesi ağaç olan orman ürünleri sektöründe faaliyet yürüten Yıldız Ailesi'nin 5. kuşak temsilcisi Alkan, Yıldız Entegre'nin geçmişinin 1890'lara kadar gittiğini hatırlatarak söze başladı. Bu yıl ikinci kez katıldıkları İtalya'daki Sicam Fuarı'nda, şirketin globalleşme yolculuğunu anlatırken, sürdürülebilirliğe vurgu yaptı. Bunun üzerine Yıldız Entegre'nin net sıfır karbon emisyonu dahil sürdürülebilirlik hedeflerini ve uyguladığı stratejiyi sordum. Alkan, birçok iş insanı gibi gerçekçi olup olmadığına bakmaksızın ard arda hedefleri sıralamak, büyük büyük vaadlerde bulunmak yerine, daha samimi bir cevap verdi: "Sürdürülebilir bir iş modeli için henüz kimsede her sorunun net bir cevabı yok. Net sıfır hedefi dahil birçok konuda çok çeşitli politikalar ve stratejiler gerekiyor. Biz bu stratejileri geliştirme ve uygulama konusunda ilerliyoruz. Yüzde 100 yenilenebilir enerji yatırımlarımızı hala planlıyoruz."
Hemen bu sözlerin ardından ise Türkiye'nin 32. büyük şirketi olan ve dünyada da alanında ilk 10'da yer alan Yıldız Entegre'nin yeni nesil hedeflerini anlattı: "Bizden önceki aile büyüklerimiz üretimi biliyordu. Endüstriyel üretimde dünyanın en büyük kapasitelerine ulaşacak yatırımları hayata geçirdiler. Bizim nesil ise global markalaşmayı hedefliyor. Bunun için markamıza çok yatırım yapıyoruz. Ve her ne yaparsak yapalım ağacın izindeyiz. Bu bakımdan en büyük odağımız sürdürülebilirlik. Yeşil Mutabakat'a uyum için AB ile eşzamanlı ilerliyoruz. Karbon ayakizimizi ölçmeye başladık yakında sonuçları açıklayacağız." Alkan'ın anlattıkları arasında en çok ilgimi çeken 'ağacın izindeyiz' ifadesi oldu. Hem kendi işlerinin devamı hem de doğadan aldıklarından daha fazlasını doğaya kazandırmak için her adımlarını ağacın izinden giderek planlamaya çalıştıklarını, bir anlamda herkesin buna mecbur olduğunu söyledi. Eskiler sanki ekoloji ve ekonomi düşmanmış gibi üretimlerini çevreyi pek de düşünmeden sürdürmüş. Ama yeni nesil düşman değil ancak doğayla dost olursa kazanacağının farkında. Yaşamımız suya olduğu kadar ağaca ve ormana da bağlı. Ama unutmayalım suyun da ormanın da geleceği bize bağlı. Ve anlattıklarına bakılırsa Melike Alkan gibi yeni nesil iş insanları bunu çözmüş gibi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA