"Sınır ötesi harekât yapılsın mı, yapılmasın mı?" Gene aynı şeyi tartışıyoruz. 22 Temmuz seçimlerinden önce, böyle bir harekâtın gerekliliği Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt tarafından ulu orta, her yerde telaffûz ediliyordu. Hatta, "Büyükanıt, bu talebini, seçim öncesinde AK Parti'yi yıpratmak için mi sürekli seslendiriyor?" diye düşünenler bile çıktı. Şimdi konu daha ciddi ve kapalı kapılar ardında ele alınıyor. Doğru olan da bu. Böyle önemli bir konuya siyaset bulaşıyor izlenimi katiyen yaratılmamalı. Cumhurbaşkanı ve başbakanın askeryetkililerle bir araya geldiği toplantılarda, mutlaka, aşağıda sıralayacağımız sorulara bir cevap aranmıştır.
- Irak sınırından kaç kilometre içeriye gireceğiz?
- Ulaşılmak istenen hedef ne? Nokta atışları mı yapacağız? Kandil Dağı'na mı çıkacağız? Sınırdan 5-10 kilometre içeride, bir "güvenlik kuşağı" mı oluşturacağız?
- Ne kadar süre içeride kalacağız?
- Elde edilen sonuçları nasıl kalıcı kılacağız?
- Kuzey Irak'taki Kürt Federe hükûmeti ne tepki verecek? ABD, nasıl bir tavır takınacak?
- Kuzey Irak'a operasyon, vatandaşımız olan Kürtlerle, Türklerin arasını açacak mı? Bir başka ifadeyle, kendi ayağımıza mı kurşun sıkmış olacağız?
Konunun kapalı kapılar ardında müzakere edilmesi çok iyi. Çünkü, hiç değilse, bir güvenlik meselesinin siyaseten istismar edilmediğini anlıyoruz. Bunun dışında eğer zirvede operasyon kararı çıkarsa, millet olarak elbette ordumuzun arkasında duracağız.