Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NAZLI ILICAK

Türkler ve Kürtler

"Kürtlerle bin yıl kardeşçe yaşadık" sözü, hayali bir iddia değil. Meselâ Lozan müzakerelerine geri dönelim. İngiltere, ırk temeline dayanan bir azınlık yaratmaya çalışıyordu. İcra Vekilleri Reisi Rauf Bey, 25 Aralık 1922 tarihli gizli celsede şöyle diyordu: "Lisan ekalliyeti (azınlık), ırk ekalliyeti bilmem ne çıkarıyorlar. İngilizlerin, Türkiye'de sâkin, Türk ve Kürtleri imha edebilmek için giriştiği teşebbüslerin hepsi bu iki necip milletin vahdeti (birliği) karşısında iflas etmiştir. Din kardeşi, kan kardeşi, emel kardeşi olan insanların karşısında erimiştir. Bugün Kürt için ekalliyet mevzu bahis etmek, Türk için ekalliyetten bahsetmek demektir."
Ayrıca Lozan'da müzakereleri yürüten İsmet Paşa, Türk heyetinin Kürtleri de temsil ettiğini söylemişti. Süleymaniye, Kerkük ve Musul sancağından oluşan Musul vilâyetinin Türkiye Cumhuriyeti'ne bırakılmasını talep ederken, "Bu vilâyette, 263 bin Kürt, 146 bin Türk yaşıyor" demiş, böylece çoğunluğun bizde olduğunu göstermek istemişti. Zaten bu çoğunluğa dayanarak, referandum yapılmasını ve Musul halkına Türkiye ile bütünleşip, bütünleşmeyeceklerinin sorulmasını talep etmiştik. Buna karşı çıkan Lozan'daki İngiliz temsilcisi Lord Curzon oldu. Ve Musul sorununun halli Milletler Cemiyeti'ne bırakıldı.
Tabii daha sonra çok acılar yaşandı; Türkiye'nin içini karıştırmak isteyenler, en zayıf noktamızdan bizi vurma gayretine girdiler. Ama bugün dahi bir referandum yapılsa, Türkiye'den ayrılmak isteyen Kürtlerin sayısı bir avuç insanı geçmeyecektir. Öyleyse, bölünmekten korkmadan, birlikteliğimizi pekiştirecek demokratik adımları bir an önce atmalıyız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA