Ev Turizmi Derneği kurucusu ve üyeleri,Beyoğlu, Galata ve Tophane civarındaki apart otel baskınlarından sonra örgütlendiler. Bana da durumlarını izah eden bir mail gönderdiler. Şöyle diyorlar: "Son 10 gündür yaygın olarak apart veya apart otel denilen yerler belediye, maliye, SGK ve Emniyet'ten oluşturulan yaklaşık 20 kişilik ekiplerce baskına uğramakta ve mühürlenmektedir. Bu baskınlar, adeta ağır suç işlenen yer baskınlarına benzemekte, çalışanlar kadar orada kalan turistler de terörize edilerek sokağa atılmaktadır. Öte yandan ahlâk tartışmalarına da çok haksız olarak malzeme yapılmaktayız. Konuyu bilen bilmeyen, hakkımızda fikir beyan etmekte, 'mediven altı', 'fuhuş mekânı' gibi çirkin sıfatlarla bütün sektörü töhmet altında bırakmaktadır."
Apart oteller kitle turizmine değil, bireysel arayışlara hitap ediyor. Buraları, kültür turizmi için seyahat eden, gittiği kentin tarihi dokusu içinde ev, daire kiralayarak, kendisini oralı gibi hissetmek isteyenlere uygun mekânlar.Büyüyen turizm pazarında talepler çeşitlenmekte, tatil ve konaklama anlayışı da, birbirinden farklı alt pazarlar oluşturmakta. Türkiye'de de, bu ihtiyaca cevap verecek şekilde özellikle son yıllarda apart oteller gelişti. Yetkililer, ruhsatı olmadığı gerekçesiyle, Karaköy, Galata ve Tophanesemtlerinde 42 apart oteli kapattı. Ruhsatı olmamasının sebebi, belediyenin ruhsat vermemesi. Belediyenin ruhsat vermemesinin sebebi ise, bölgede yaşayan mutaassıp ailelerin, değişime ve dönüşüme karşı çıkması;turistin ahlâklı bir hayat tarzını bozacağını düşünmesi. Öte yandan, bölge geliştikçe, kiralar da artıyor. Bu da onların işine gelmiyor.
Böyle bir kültür çatışmasını geçtiğimiz yıllarda bir galerinin açılışında da yaşamıştık. Muhafazakâr aileler, apart otelleri Beyoğlu'nda istemiyorlar. Başbakan da,"Milletimin talebine kulak veriyorum" diye, ev turizmi yapan bu otellerin kapısına kilit vuruyor. Bence, milletin diğer kesimine de kulak vermeli.