AK Parti, iktidara gelirken iki önemli söylemi ile dikkat çekmişti. "Yolsuzluğu ve yoksulluğu" yenme iddiasıydı bu. 3 Kasım 2002'den bugüne kadar geçen sürede Türkiye, sürdürülebilir büyüme çizgisini yakaladı. Ancak görkemli kalkınma oranları sokaktaki insana yeterince yansımadı. Oysa bürokratlardaki hava farklı. Onlara göre, "Ekonomik programı riske atma pahasına emeklilere ve asgari ücretlilere iyi zam verildi, ilaçta ve eğitimde KDV indirildi, fakirlere bedava kömür dağıtıldı, kimse hastanelerde rehin kalmadı, elektrik ve doğalgaz fiyatları neredeyse sabit tutuldu." İşte bu ve buna benzer kararlar aslında satınalma gücünü artırdı.
Madalyonun diğer yüzünde görünen gerçek ise... Toplum, siyasi ve ekonomik istikrarın nimetlerinden umduğu kadar nasibini alabilmiş değil. Biraz da bu yüzden arayış içinde. Dileyim, bu tabloya, AB dayatması biçiminde algılanan ve hayalkırıklığı ile beslenen tepkisel çıkışlar eklenmesin. Hükümetin, yolsuzlukları önleme niyetine gelince... Bugünlerde sessiz sedasız devam eden bir kanun hazırlığı var.
Suç gelirine temizlik
Kara parayla ve yolsuzluklarla mücadelede yeni bir strateji geliştiriliyor. Kara paranın aklanmasını önlemeye çalışan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) süper yetkilerle donatılıyor. MASAK, alt sınırı bir yıldan fazla ağır hapis cezası gerektiren tüm "suç gelirleri"nden elde edilen varlıkların ekonomide yasal hale getirilmesini veya yurtdışına kaçırılmasını "kara para" kabul edecek.
"MASAK Teşkilat ve Görevleriyle Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Yolsuzluğun Önlenmesi Hakkında Kanun" tasarısının gerekçesinde bakınız neler sıralanıyor:
* Suç ve suçlu profilindeki değişmeye paralel olarak yeni yöntemler geliştirilmezse ülkede "suç ekonomisi"nin boyutları artar.
* Kirli para sahipleri kendilerine siyasetçi, bürokrat ve işadamları arasından yandaşlar bulma arayışına girer. Bu ilişkiler, siyasetçiyi, bürokrasiyi, ekonomiyi ve giderek bütün toplumu kirletir.
* Suçtan elde edilen gelirler ile bunların aklanmasına karşı mücadele vermek toplumun mali, siyasi, sosyal ve ahlaki yapısının sağlığını korumak bakımından önemlidir.
* Suç çeteleri, meşru güçlerinin dolduramadıkları iktidar alanlarını doldurur. Siyasi, idari, adli ve iktisadi karar mekanizmalarının işleyişinde zafiyete ve toplumsal yozlaşmaya yol açar.
Bu daireler çok gerekli
MASAK bünyesinde, iki kritik birim kurulacak. "Yolsuzlukları Araştırma Dairesi" ve "Yolsuzlukları Önleme Dairesi."
Bu daireler ne mi yapacak?
* Yolsuzluğa duyarlı alanları saptayacak.
* Yolsuzluğun nedenlerini ve sonuçlarını analiz edecek.
* Yolsuzluğu önleyici politika ve stratejiler oluşturacak.
* Kamu yönetiminde, etkinlik, iyi yönetişim, saydamlık ve hesap verme sorumluluğunun artırılmasına çalışacak.
* Yolsuzluğa karşı kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirecek.
* Yolsuzlukla ilgili araştırmaları destekleyecek.
MASAK, "Terörün finansmanı" suçunu da tanımlayacak . "Her kim, tümüyle veya kısmen terör eylemlerinde kullanılması niyetiyle veya kullanılacağını bilerek fon sağlar veya toplarsa fiilleri başka suç oluştursa bile ayrıca 1-5 yıla kadar ağır hapis cezasıyla cezalandırılacak. Fon, terör eylemlerinde kullanılmasa dahi bu ceza verilecek."
MASAK ekonomik olaylara, servet unsurlarına, vergi mükellefiyetine, nüfus bilgilerine ilişkin her türlü veriye erişip araştırmalarında kullanabilecek.
Sözün özü...
Çok yakında lafta değil icraatta, kısa dönemli değil uzun dönemli yolsuzluklardan arınma çağı açılacak..
