Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

İki kurultayın mesajı!

Hafta sonu Ankara iki önemli toplantıya sahne olacak. TOBB Genel Kurulu ve CHP Kurultayı.
TOBB genel kurulları, siyasilerin kozlarını paylaştığı, iş dünyasının siyasetten beklentilerini dile getirdiği kritik platformlardır. Başkanlık seçimi yapılmayacağı için gündem "anayasa değişikliği, toplumsal uzlaşma ihtiyacı, yapısal ekonomik reformlar ve TOBB'daki denetim" etrafında geçmeye aday.
Neredeyse rutin olması beklenen CHP Kurultayı ise Deniz Baykal'ın istifası sonrasında, sol yelpazenin geleceği bakımından önem kazandı. CHP'de, Kemal Kılıçdaroğlu yükselen değer. Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya'nın söylediği gibi "Süreçler, oyunculardan daha akıllı" ise Kılıçdaroğlu, çok geçmeden CHP'nin belirleyici ismi olacaktır. Kaldı ki "darbe girişimleri, e-muhtıra, 367 kararı, kapatma davası" gibi zorlamalarla AK Parti'nin zayıflatılamayacağı anlaşıldığı için toplum mühendisleri bu kez "muhalefeti dizayn" çabasına ağırlık vermiş görünmektedir. Yani muhalefet sorunu çözülerek AK Parti'yle demokratik ve siyasi yollardan mücadele edecek yeni bir merkez tasarlanmaktadır.

***

Bu yazımızda daha çok TOBB'a odaklanacağız. Geçtiğimiz hafta, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün talimatı ile TOBB'un iştiraklerinde başlatılan denetimin gerekliliğine değinmiştik. O cümleden olarak TOBB ve Bakanlık ekseninde söylenecek çok söz var. Her şeyden önce kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının iç dünyası yakın tarihte Çankaya tarafından aydınlatılabildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün direktifti sonrasında Devlet Denetleme Kurulu'nca gerçekleştirilen çalışma, kamuoyunun beklentisi doğrultusunda 1862 sayfalık rapor halinde yayımlandı. Raporda, çarpıcı tespitler var. Örneğin, "Meslek kuruluşlarına imtiyaz niteliğinde bazı görevler verilmekte, bu kuruluşlar bir nevi KİT'leşmektedir. Yüksek gelir elde edilmesini sağlayan bazı etkinlikler de meslek kuruluşlarının esas işlevlerinin önüne geçmektedir!" denilmekte.
Bu rapor sayesinde, Oda seçimlerindeki yetersiz katılım ve temsil eksikliği de ortaya çıktı. Neredeyse toplam seçmen sayısının yüzde 10'u düzeyinde oyla seçimi kazanmanın mümkün olduğu kayda geçti.
TOBB'un (bazen) 1.5 milyar lira ihtiyat akçesi tuttuğu, bu kaynakları gayrimenkul alımı ile değerlendirdiği, 2009 başında 538 milyon lira nakit varlığı bulunduğu anlaşıldı. Daha ilginci TOBB'un bütçesinin neredeyse beşte birinin bağış ve yardımlardan oluşması. Ancak bu harcamaların, örgütün amaçları ile uyumunun soru işareti taşıması.
TOBB'da (brüt) 27 bin lirayı aşan maaşla çalıştırılan personel, 4 bin lira alan hizmetli gerçeği de bu vesile ile öğrenildi.
TOBB'un düşünce kuruluşu olan TEPAV' ın sadece 2007 yılında 3.7 milyon lira harcaması da üretilen fikir ve projelerle kıyaslanarak sorgulanması gereken bir başka husus.
***

Ve denetim meselesi... 2000-2009 yılları arasında Sanayi Bakanlığı'nın TOBB'da tek teftiş yapmamış olması ne kadar manidar ise şimdi TOBB şirketlerinin denetime alınması da o kadar manidar. Aslında Sanayi Bakanlığı ile TOBB arasında "çıkar çatışması" söz konusu. Bakanlığın, TOBB'dan sağladığı fon gelirleri başlı başına tartışmalı alan. Kimi hizmetleri TOBB'dan temin edilen kaynaklarla sunan Bakanlık, aynı kurumu denetlerken ne kadar objektif olabilir ki!
Nihayet TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu. Hakkını teslim etmek zorundayız. Varlıklı bir aileden geliyor. Yıllardır TOBB'a emek verirken tek kuruş almıyor. Ama TOBB'daki reform açığı, Birliğin giderek holdingleşmesi yine de sorun. DEİK'in yerini TUSKON'un almaya başlaması ve TOBB'a alternatif çok sayıda iş adamı teşkilatı kurulması da zaafiyet göstergesi!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA