Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Süper prodüksiyon

Demir Adam 2 filmini hatırlıyorum. Monako'nun Grand Prix pistindeki olağanüstü sahnesi: Mucit Tony Stark ile Ivan Vanko, bu minik kentin sokaklarında ölümüne kapışıyorlardı. Filmden arta kalan; Monako Formula 1 güzergâhındaki balkonların dahi günlük 3 bin euroya fırlayan kiraları oldu.
Demir Adam, bir kurgu. Bilgisayar oyunundan filme dönüştürülmüş ve bunu yapanlar, Monako'yu da neredeyse evlerin ortasından geçen yarış pistiyle, dünya ikonası haline getirmişler.
Oysa Kapadokya kurgu değil. Haddinden fazla gerçek ve zaman tünelinden binlerce yılı görebileceğiniz masal diyarı... Nevşehir4e bahşedilmiş bir servet. Ancak bunu zenginliğe dönüştürmedikçe "bizim Kapadokya" övünmesinden öteye işe yaramıyor.
Nevşehir'i adı gibi "yenileyecek" olan, elindeki bu mekânı turizm odağında en üst katma değere tırmandırmaktan ibaret. Burada ölçek yatırım kavramı gündeme geliyor. Kapadokya, peri bacaları, yeraltı kentleri kadar Ihlara Vadisi ile, belki de binlerce fantastik filmin doğal platosu olma potansiyeli taşıyor. Yarım milyar dolara küresel önemi haiz kongre merkezi, süper prodüksiyon dönemini başlatacak gibi görünüyor. Minik pansiyonlar, küçük balon tur şirketleri ve irili ufaklı işletmeler ile Kapadokya'yı taşıyabildiğimiz zenginlik, ancak bu kadar... Monako'da günlüğü 3 bin euroya balkon, Kapadokya'da günde ancak birkaç yüz dolar harcayan turist...
Gerisi? Demir Adam filmi gibi süper prodüksiyonların parçası olabilmekten geçiyor. Dünya sinemalarında Oscarlara aday bir sinema filmi düşünün... Nevşehir'i çok değil 5 yıl içinde dünyanın bileceği New City yapabilirsiniz.
Artık turizmde güçleri birleştirip dev prodüksiyonlara imza atma zamanı gelmedi mi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA