Dünya Değerler Araştırması'nın Türkiye 2011 sonuçları; bizi böyle tanımlıyor. Her 100 kişiden 77'si, kendini çok veya biraz "mutlu" hissediyor. Üstelik bu oran 2008 küresel finans krizinden bu yana 4 puan birden artmış.
Hayattan memnuniyet; ekonomik krizlerden çok derin şekilde etkileniyor ve bu oran 2001 krizinde tam anlamıyla dibe vurmuştu. Türk insanı kendisini "10 tam puan" üzerinden ne kadar mutlu tanımlıyor?
1990 6.4, 1996 6.2, 2000 5.8, 2001 5.0, 2006 7.5, 2008 6.6, 2009 5.9, 2011 7.3. Tek cümleyle ifadesi; 1990'lı yıllarda mutluluğumuz sürekli düşmüş. Zaten 90'lara "kayıp yıllar" dememiz bu yüzden. Sonrasında hızla yükselen mutluluk puanları, seçim sonuçlarında "istikrar sürsün" sloganıyla yürüyen AK Parti'nin stratejisindeki dayanağı da gösteriyor.
Hayattan memnuniyetin bir diğer boyutu olan maddi durumdan tatmin konusunda; 2011 yılı rekor kırmış durumda. Prof. Dr. Yılmaz Esmer; mutluluk, hayattan memnuniyet ve maddi tatmin konularından, AK Parti, CHP ve MHP seçmenleri arasında önemli farklar bulunmadığını ancak mutluluk (maddi tatmin değil) açısından CHP seçmeninin AK Parti seçmeninin biraz gerisinde olduğunu vurguluyor. Neticede seçimin arifesinde 2011 Temmuz'unda halkın çoğunluğu, maddi ve manevi açıdan hayatından memnun ve mutlu. Bu da AK Parti'nin % 50 oy oranına farklı bir yorum getiriyor.
Yine aynı araştırma; "ötekine" tahammülde (nispeten iyileşme olsa dahi) hâlâ hoşgörüsüz.
Dr. Esmer'in Bahçeşehir Üniversitesi'nde açıkladığı sonuçlar, aşırı solcu veya aşırı sağcı komşuyu istememe oranlarında dramatik iyileşmeye işaret ederken, başka ırk veya renk, eşcinsel ya da göçmen yabancı işçi komşuyu istemediğimizi ortaya koyuyor.
Beyana göre erkeklerimiz 173.8, kadınlarımız 163.5 cm uzunlukta. Erkeklerimizin ağırlığı; 75.95 ve kadınlarımız ise 66.59 kilogram. İşte bu ortalama profildeki Türk insanına dair diğer bulgular:
Kendisini "mutlu" hissedenler: % 77
"Hayattan memnuniyet" puanı: 7.31
Hükümete güvenenler: % 61
Orduya güvenenler: % 75
Polise güvenenler: % 75
Basına güvenenler: % 41
Başka bir dinden insanlara güvenenler: %38
Başka milletten insanlara güvenenler: % 39
İlk kez tanıştığı insanlara güvenenler: % 24
"Ülkemizde insan haklarına büyük ölçüde saygı gösteriliyor" diyenler: %15
"Ülkemizde insan haklarına hiç saygı gösterilmiyor" diyenler: % 16
Kendisini "dindar" olarak tanımlayanlar: %81
Oruç tuttuğunu söyleyenler: % 87
Namaz kıldığını söyleyenler: % 70
Cehenneme inananlar: % 97
Son bayramda kurban kesenler: % 57
Ramazanda iftarda restoranlar kapansın diyenler: % 44
Plajda mayo günah diyenler:% 61
Cem evlerine camiler gibi ibadethane statüsü verilmesini doğru bulanlar: % 58
Tek doğru dinin kendi dinleri olduğunu söyleyenler:% 79
Yaşlı insanların toplum üzerinde bir yük teşkil ettiğini düşünenler:% 32
Kendilerini mahallelerinde güvenlikli hissetmeyenler: % 17
Güvenlik amacıyla silah veya bıçak taşıdığını söyleyenler: % 8
İşini kaybedip, yeni iş bulamamaktan endişe duyanlar:% 68
Telefonlarının dinlenip, e-postalarının okunmasından endişe duyanlar: %5 2
Çocuklarına iyi bir eğitim sağlayamamaktan endişe duyanlar: % 76
Son bir yıl içinde, yeterli yemek bulamadığını söyleyenler: % 15
Evlerinde bulaşık makinesi bulunanlar: %49
Yazlık evi olanlar: % 7
Evliliğin modası geçmiş bir kurum olduğunu düşünenler: % 8
Seyrek de olsa, bilgisayar kullananlar: % 53
Sigara içmeyenlerin oranı: % 63
