Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

PYD'ye de aynı karşılığı veririz

Başbakan Davutoğlu: YPG'nin Kandil bağlantıları, PKK bağlantıları da aşikâr. Eğer Türkiye'yi rahatsız edecek şekilde faaliyetler yoğunlaşır ve bu güvenliğimizi tehdit ederse mukabele bağlamında bir fark olmaz

Başbakan Davutoğlu Kandil-PYD faaliyetlerine dikkat çekti:

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Hollanda'daki temaslarının ardından dönüş yolunda uçakta beraberindeki gazetecilerin sorularını yanıtladı. Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:

VURURUZ: Kandil ile Suriye arasında Barzani'yi de bizi de rahatsız eden bir trafik var. Bu, herkes tarafından bilinen bir trafik. YPG'nin Kandil bağlantıları, PKK bağlantıları da aşikâr. Eğer Türkiye'yi rahatsız edecek şekilde faaliyetler yoğunlaşır ve bu bizim güvenliğimizi tehdit ederse mukabele bağlamında bir fark olmaz.

ABD'NİN CEVAP VEREMEDİĞİ PYD SORUSU

PKK-DAEŞ AYNI: Ortadoğu'da şu anda zaten Irak-Suriye sınırı fiilen yok. Bu iki sınırı kullanan iki terör örgütü var. Biri DAEŞ, diğeri de PKK. Bu iki terör örgütü de sınırda Türkiye'yi rahatsız edecek faaliyetler yaptığında bizim için aralarında bir fark kalmaz. Eğer 2013'teki çözüm süreci işleseydi ve dedikleri gibi Türkiye içindeki militanları, teröristleri çıksaydı, silahsızlansalardı şu anda bizim bakışımız farklı olurdu.

BIDEN'E ANLATTIM: (ABD'nin PYD ile ilişkisi) DAEŞ'le mücadelede anlaştıktan sonra, "PKK Suriye'de bana zarar vermiyor, dolayısıyla size zarar vermeye devam etsin" demenin bir mantığı yok. Sayın Joe Biden geldiğinde biz 5 saate yakın harita üzerinde her şeyi kendisi ile paylaştık. Hangi yollardan YPG'nin Türkiye'ye silah soktuğundan tutun da, neler yaşanmakta olduğuyla ilgili her şeyi. DAEŞ'e karşı mücadele ediyor diye YPG'yi meşru göremeyiz. Bizim ABD'den teröre karşı her zaman onların yanında olmuş bir ülke olarak beklediğimiz şey teröre karşı Türkiye'nin yanında olmaları.

ABD VE RUSYA'NIN FAALİYETLERİ: Herhangi bir güç Türkiye'yi rahatsız ederse, onlara karşı ulusal güvenliğimiz ile ilgili tedbir alırken, kimsenin bu konudaki rezervi söz konusu olamaz. Türkiye-Suriye sınırı Türkiye-Suriye sınırıdır. Türkiye-ABD veya Türkiye-Rusya sınırı değildir.

MESELE MÜLTECİLER DEĞİL: Merkel ile mülteciler konusunu konuşurken, "Mesele Türkiye'den ne kadar mülteci gittiği değil, Türkiye'ye ne kadar mülteci geldiği" dedim. Türkiye'ye daha fazla mülteci gelmemesi için de beraber çalışmamız lazım. Ya Suriye krizine Cenevre'de bir çözüm bulunacak, ateşkes olacak, herkes olduğu yerde kalacak ya da hep beraber Rusya'nın tutumu karşısında tavır alacağız. Sayın Merkel de "Haklısınız" dedi. AB, Rusya karşısında ilk defa net tavır sergiliyor.

DİPÇİK GÖSTERMEYİZ: Şu anda bizim açık kapı politikası insani bir görev olarak da, uluslararası hukukun bir gereği olarak da devam ediyor. Ancak birinci önceliğimiz mültecileri kendi rızaları ile sınırın öte tarafında sağladığımız imkânlarla tutmaya çalışacağız. Yani gelmek isteyene dipçik gösterecek değiliz.

'HÜSEYİN ÇELİK HİÇBİR ZAMAN DIŞLANMADI'

Başbakan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görüşmesi ve eski Bakan Hüseyin Çelik'in "partide konuşma imkânım kalmadı" diyerek basın yoluyla yönelttiği eleştirileri şöyle değerlendirdi: "30 yıldır arkadaş olan insanların birbiriyle görüşmesine 'Ne oluyor?' diye sormanın bir anlamı yok. 11. Cumhurbaşkanımız Gül'ün arkadaşlarla buluşup görüşmesinde de bir olağanüstülük yok. AK Parti içinde bazı görüşlerin dile getirilmesi normaldir ama bunların hepsinin parti disiplini, partinin buluşturduğu gelenek içinde ve istişari mekanizmalarla dile getirilmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Her zaman Sayın Çelik bu tür görüşleri parti içinde de gündeme getirmiştir. Hiçbir zaman Sayın Çelik'in dışlandığı bir format olmadı. Bu görüşlerin her zaman ifade edileceği platformlar vardır. Gelirler benimle de konuşurlar, parti içinde de konuşulur. Ama biz başka partilere benzemeyiz. Bütün arkadaşların ortak emeği ile oluşmuş bir gelenektir en fazla onların saygı göstereceğine inanıyorum."

BAKANLAR KURULU İKİ AYDA BİR BEŞTEPE'DE

"Seçimlerden sonra şubat içinde (Beştepe'de bakanlar kurulu) toplantısı yapılmasını Sayın Cumhurbaşkanımızla konuşmuştum. Bundan sonra iki ayda bir bu toplantı yapılacak. Yani bir ay MGK bir ay da Bakanlar Kurulu. Böylece Cumhurbaşkanımızın tecrübelerinden olaylarla ilgili kanaatlerinden istifade edeceğiz. Hep aynı siyasi kadro içinde olmuş ekip olarak Cumhurbaşkanımızın görüşlerinden istifade etmekten daha doğal bir husus yok. Bundan sonra bunun da belli bir normalleşme doğal seyri içine akması olacak."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA