Cumhuriyet Bayramı'nın 93'üncü yıl dönümünde Külliye'deyiz. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Emine Erdoğan, Külliye'deki resepsiyonda binlerce davetliyle birlikte... 15 Temmuz işgal girişimi ardından bu kutlamada daha farklı bir coşku var.
Cumhur'un Reisi ile birlikte verdiği mücadelede ülke, darbeci haydutların işgal girişimini püskürtmekle kalmadı, tankları durdurabileceğini, işgalcileri tepeleyebileceğini, 3 tarafı deniz 4 tarafı sorunla dolu bu çetin coğrafyada nasıl kalıcı olabildiğini bir kez daha anladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma" beyanı, 15 Temmuz sonrası yeniden inşa ettiğimiz özgüvenin omurgasını ifade ediyor.
Şu anda ordusu savaşta, içeride hainler ve PKK terörü, dışarıda neredeyse 7 düvele karşı mücadele veren Türkiye'nin çağdaş uygarlık düzeyinin ötesine varması zaten zorunluluktur.
2023 hedefleri, muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine çıkmamızın niyet mektubu gibidir. Burada dikkat çekilmesi gereken, bu sıçramayı hep birlikte yapma zorunluluğumuzdur.
Ekonomiden eğitime, sağlıktan sosyal hayatın bütün şubelerine kadar değer üretmeyi öncelemek gerekiyor.
Son 2 günümü Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin İnovasyon Haftası etkinlikleri için Adana'da geçirdim.
Burada gençlerin sergilediği neşe, coşku, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine doğru çıktığımız yolculuğun akıl yüklü enerjisini aktardı bize...
Dikkat etmemiz gereken, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine varabilmenin başarı kriterleridir. Bana göre bu başarı kriterleri, 15 Temmuz'da ülkemize sahip çıkma, Yenikapı Mitingi'nde dünyaya verdiğimiz mesaj kadar, ekonomide değer üretmek, ihracatın kilogram fiyatını muasırların üzerine çıkarmak, 2023 hedeflerini de aşmaktır.
Yapabilir miyiz? Tankları durdurduk, gece demokrasi nöbeti tuttuk sabah mesaiye gittik, şimdi tüm düşmanlara karşı savaş veriyoruz. Peki, başarabilecek miyiz? Kurtuluş Savaşı'nda bunun cevabını verdik zaten. Cumhuriyet'i bu bayram farklı kılan, şahlanan bu ruh zaten...