Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

Yasa uygulansa Serdar Ortaç 2 yıl ceza alır!

Önceki gün günlük gazetelerin büyük çoğunluğunda her gün tanık olduğumuz türden küçük bir haber vardı.
"Serdar Ortaç 6 ay süreyle ehliyetsiz!"
İnanılmaz ama yazılanlara göre sanatçı Serdar Ortaç, altındaki Porsche cipi 1.41 promil alkolle kullanıyor. Yani normalin 3 katı oranda alkol almış.
Peki cezası ne?
416 YTL para ve 6 ay da ehliyetsiz kalmak.
Şimdi bu noktada şunu soralım:
"Bu ceza caydırıcı olur mu?"
Ortaç varlıklı, para cezasının onu etkilemeyeceği kesin. Ehliyetinin olmaması da onun için sorun değil. Ya denetim olmadığı için arabasını kullanacak ya da en kötü ihtimalle şoför tutacak.
Kısaca caydırıcı olmayacağını hepimiz biliyoruz. Şimdi sorulması gereken soru şu:
"Trafikte bu düzeyde alkol alan bir kişinin araba kullanması başkalarının hayatı için tehlike yaratır mı?"
Yaratmadığını kim söyleyebilir.
İşte Türkiye'nin sorunu da tam burada başlıyor. Çünkü, ortada yasaları uygulayacak bir "irade" yok.
Başta İstanbul olmak üzere büyük şehirler, bu nedenle ciddi bir "asayiş" sorunuyla karşı karşıya. Ancak, yeni Türk Ceza Yasası birçok konuda önemli yaptırımlar ve cezalar getirdi.
Peki uygulanıyor mu?
Serdar Ortaç örneğinde de görüldüğü gibi Türk Ceza Yasası uygulanmıyor. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Sözüer şöyle diyor:
"Yasa bunu açıkça ortaya koyuyor. O düzeyde alkol alan biri açıkça tehlike yaratır. Bu durumda polisin yapacağı tek şey savcıya haber vermek. Onlar Trafik Kanunu'nu uygulamış. Ama önemli olan caydırıcı gücü olan yasayı uygulamak."
Kuşkusuz yasaların uygulanmadığı alan sadece bu kadarla sınırlı değil.
Öyle derin konulardan örnek vermeye de gerek yok. Sıradan gündelik yaşamın içinde karşılaştığımız trafik ihlalleriyle ilgili yasalar uygulansa, hepimizi çileden çıkaran "trafik teröristleri" hayatımızı pervasızca tehdit edemez.
Alın "tercihli yol" ihlallerini veya tehlikeli araba kullanmayı...
Yeni TCK'nın bu suçlara ne kadar ceza getirdiğini Doç. Dr. Sözüer şöyle anlatıyor:
"Otobanda emniyet şeridine giriyorsun ve tıkıyorsun. Bu orada acil müdahale için geçecek bütün araçları engellemektir. TCK'nın 179. maddesinin 2'nci fıkrasında şöyle diyor: Ulaşım araçlarını, kişilerin hayat, sağlık ve malvarlığı açısından tehlikeli olacak şekilde sevk ve idare eden kişi, iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır."
Peki hiç duydunuz mu bu suçlardan ceza alanı? Hep AB ülkeleri, ABD örnekleri veriliyor. Oysa yasa bizde de var. Bir tek kişi ceza alsa bütün bunlar olur mu?
Acaba bu ülkede savcılar ne iş yapar?
Polis bu yasaların var olduğunu bilmiyor mu?
İnsan inanamıyor. Türkiye'deki bu garip çelişkiye dikkat çeken Doç. Dr. Sözüer, şu sorunun cevabını arıyor:
"Ceza kanununu eleştirenlere soruyorum, 'Bu kanunlar bir gün olsun uygulandı mı? Kanunları uygulamayacaksan neden yaptırıyorsun? Uygulamadığın kanundan nasıl şikayet ediyorsun?' Böyle onlarca örnek var. Türk halkına Ceza Kanunu aleyhine bilinçli olarak propaganda yapıyorlar. Her gün okuyoruz, 'alkollü yakalandı vs..' diye. Peki ne yapıyorsun? Sen adliyeye sevk etmezsen hakim gelip cezasını veremez ki."
İktidarın yasaları uygulamakta "iktidarsız" olduğu kesin.
Peki muhalefet ne yapıyor?
Neden bu konuları Türkiye'nin gündemine taşımıyor?

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA