Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

AK Parti'de 'denge içinde değişim'

İstanbul'dan Ankara'ya bakınca siyasetteki puslu hava dikkat çekiyor. Hiçbir şey net değil. Daha ilginci siyasetin dili zehir gibi...
Bunun nedeni de iktidarın Kürt ve Ermeni meselesi gibi Türkiye'nin temel sorunlarını çözmeye kalkması. Bu nedenle başlatılan demokratik açılım hamlesi, muhalefetin sert ateşiyle karşılaştı ve işler bu noktaya geldi.
Yani Ankara'da siyaset kilitlendi.
Şimdi ne yeni bir adım atılıyor, ne de gündem değişiyor.
Tek çare, bugün açılacak olan Meclis'in devreye girmesi...
Ancak görünen o ki, onun bile "yeni bir yol açması" belirsiz...
Çünkü Ankara'da bu puslu zemini ilginç kılan bir başka süreç daha yaşanıyor.
Neredeyse bütün partiler bu ay içinde veya sonrasında büyük kongreye gidiyor. Yani parti içi hesaplaşmalarla, siyasi hesaplaşmalar üst üste geldi.
İlk sırada AK Parti kongresi var. Hemen ardından DTP kongresi geliyor. Onu MHP ve birleşecek olan DP ve Anavatan partilerinin kongresi izliyor.
CHP'de ise bir iç hesaplaşma olmasa da Gürsel Tekin ve Kılıçdaroğlu eksenli bir beklenti var.
Buna Sarıgül ve Şener'in genel siyasete hızlı girişlerini de eklemek gerekiyor.
Onların girişi, bazı partileri korkutmasa da endişeye sevk etti.
Kısaca tüm bunlar Ankara'daki puslu havayı ve siyasi sertleşmeyi ciddi biçimde etkiliyor.
Bu sürecin ilk kongresi 3 Ekim'de yapılacak olan AK Parti 3'üncü Olağan Büyük Kongresi...
Gerçi AK Parti'de bir iç hesaplaşma beklentisi yok ama bu, parti içinde bir değişim beklentisi olmadığı anlamına gelmiyor.
Aslında dışarıdan bakınca da AK Parti'nin hem büyük sorunları çözecek yeni bir örgütlenmeye hem de teşkilatı motive edecek yeni isimlere ihtiyacı var.
Bu nedenle bütün gözler, AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın ne yapacağına çevrilmiş durumda.
Görünen o ki, bu kongrede daha çok demokratik açılım sürecini yönetecek ve seçime hazırlanacak ekip seçilecek...
Yani "Parti içi kabine"de kimlerin yer alacağı belirlenecek. Bu noktada genel başkan Erdoğan'ın klasik yaklaşımı "siyasi denge"yi öne çıkarmak. Bu kez buna teşkilatları "motive" etme de eklenecek.

MYK'de köklü değişim
Şimdi gelelim AK Parti kongresinden beklenenlerin nasıl gerçekleşeceğine...
Kulislerde ağırlıkla konuşulan şu: Merkez Karar Yönetim Kurulu'nun 50 üyesinden en az 15, en fazla 25'inin değişebileceği konuşuluyor. Burada kadınlar ve gençlerin öne çıkması bekleniyor.
Ama asıl değişim beklentisi Merkez Yürütme Kurulu üyelerinde...
Yani "Parti içi kabine"de kimlerin yer alacağı daha çok merak ediliyor.
Bu noktada en çok konuşulan isim Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik... Çelik'in partinin ikinci adamı olarak nitelenen Siyasi ve Hukuk İşleri Başkanlığı'na getirilmesi bekleniyor.
İkinci sırada hem kamuoyunu hem de parti tabanını şaşırtmayacak bir isim var; İstanbul Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu...
AK Parti Teşkilat Başkanlığı'na getirilmesine kesin gözüyle bakılan Müezzinoğlu, İstanbul İl Başkanlığı'ndaki yüksek profiliyle dikkat çekmişti.
Balkan kökenli Müezzinoğlu'nun son dönemde "anti Kürt" tepkinin yükseldiği Batı bölgelerinde teşkilatların harekete geçirilmesine ciddi katkı vereceği konuşuluyor.
Dış İlişkiler'de ise ağırlık Mevlüt Çavuşoğlu'ndan yana. Tabii yeni dönemde dış ilişkilerin öne çıkması Suat Kınıklıoğlu, Cüneyt Yüksel ve Burhan Kayatürk gibi yetişmiş isimlerin MKYK'ya seçilebileceklerini de gösteriyor.
Gelelim gideceklere... Büyük olasılıkla AK Parti Merkez Yürütme Kurulu üyeleri arasında yer alan Haluk İpek, Necati Çetinkaya, Edibe Sözen, Reha Denemeç ve İdris Naim Şahin gibi isimler, bu kez görev almayacak. Bülent Gedikli ve Şükrü Ayalan isimleri ise ortada.
Eğer onlara da görev verilmezse AK Parti MYK'da köklü bir değişim yaşanacağı çok açık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA