Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le Sırbistan'ı gezerken insan ister istemez Osmanlı'nın 500 yıl boyunca o coğrafyalarda nasıl ayakta kaldığını düşünüyor ve izini sürüyor. Gerçi son 150 yıllık milliyetçi dalga iz falan bırakmamış ama yine de o derin ortak tarih bir biçimde insanları buluşturuyor.
Ve bu buluşmayla küresel çağa uygun yeni bir tarih kuruluyor. Cumhurbaşkanı Gül'le Tuna üzerinde seyrederken, bir yandan Yahya Kemal Beyatlı'nın "Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik" dizesiyle başlayan şiirini hatırlıyor, öte yandan Türk dizilerinin Sırplar arasında nasıl bir "Türkiye rüzgârı" estirdiğini konuşuyorduk.
Gerçekten de sadece Ortadoğu'da değil, Balkanlar'da da müthiş bir Türkiye rüzgârı esiyor. O rüzgârın o topraklara götürdüğü şeylerin başında da Türk dizileri geliyor. Daha düne kadar gergin olan Türkiye Sırbistan ilişkilerini siyaset ve diziler el ele yumuşatıyor. 10'a yakın diziden söz ediliyor. Şu anda Yaprak Dökümü ve Hanımın Çiftliği gözde... İlk göz ağrıları ise Binbirgece dizisi. O tam bir fenomen olmuş Sırbistan'da... Bir süre önce dizinin başrol oyuncuları Bergüzar Korel ve Halit Ergenç Belgrad'a geldiklerinde Hollywood yıldızları gibi karşılanmış.
Bu ilginin çekim merkezi ise İstanbul... İspanyol ve ABD dizilerinin yerine geçen Türk dizileri Belgrad'da müthiş bir İstanbul hayranlığı da yaratmış. Bu nedenle otobüslerle İstanbul turları Balkanlar'ın yeni trendi.
Kısaca Türkiye, bölgesini sadece siyaseten değil, ekonomik ve kültürel olarak da etkileyen bir merkez durumunda.