Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Estepetapüf eğlencemiz

Yüz havlusuyla ayakkabı silmezsiniz. Kimi sözcük de korunması gereken anlamlar taşır. Beğendiğimiz her şeyi kutsal diye övemez, "Eline sağlık aşçıbaşı, pilav çok kutsal olmuş" diyemeyiz. "Devrim" de öyle bir sözcüktür; gelişigüzel kullanılması kavram bulanıklığına yol açar.
Başına düzgün bir lider bulundu diye CHP'de bayram sevinci yaşanması hoş bir görüntü.
Ama "Devrim oldu, liderimiz devrimci, bugünkü CHP devrimci bir parti" türünden laflar yaygınlaşırsa, insanın insanlaşmasında sıçrama anlamını içeren bir kavram ucuzlar.
Netlik iyidir. Herkese yarar. Ve kafalardan çelişkilerin ayıklanmasını gerektirir her şeyden önce.
Tabloya serinkanlılıkla bakalım.

***

Bırakın devrimleri, gıdım gıdım reformlar bile ancak güvenilir kişi ve kurumlarla yapılabilir.
Şimdiki bayramın nedeni eski liderin - alçakça diye nitelenen bir katakulli sonucunda- buharlaşmasıyla tıkanıklıkların giderilmesi, yanlışların düzeltilmesi, "yeni bir çığır açılması."
Peki, o lider yerinde dururken bugün sevindirik olanlar kul köleydi, parti suspustu.
Alçaklık patlak verdikten sonra bile, kurulu düzenin sürüp gitmesini isteyenler "Kal!" diye ağlaşıyordu. Tıkanıklık ve yanlışları gündeme getirmiyordu kimse.
Şimdi aynı parti bayram yeri.
Yeni lider bu kurumla mı devrim yapacak?
Estepetapüf diyerek kurumu değiştirme niyetindeyse, başarsın. Ben de "Sol geçinip sağ ile geçinen parti çelişkisi giderildi" diye alkış tutayım.
***

Bülent Ecevit okul arkadaşımdı. O da sol adına bir efsane lideri devirirken düzinelerce yazıyla destek verdim.
Başbakan olduktan sonra sol hikâyelerinin lafta kaldığını görmenin şaşkınlığını yaşadım.
Kendi de zamanla CHP'ye küsüp ayrıldı.
Kurduğu parti onun ölümünden sonra eşinin etkisine girdi. Rahşan Hanım yetenekleri kadar dürüstlüğü konusunda da elimi ateşe sokabileceğim nadir kişilerden olan Ahmet Tan'ı İstanbul seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekliyor diye partiden attı. Ve şimdi kendisi Kemal Bey'le sarmaş dolaş!
Tablo tablo değil, çelişkiler çarşısı.
***

Yorumculara göre, yeni liderin tılsımlarından biri "bağırmamak" imiş. Ahali hırgürden bıkmış, sessizce çözüm dinlemek istiyormuş.
E şimdi kürsüde bağırdı sayın lider. Aynı yorumcular bu sefer "Valla öyle ses çıkarabileceğini bilmiyorduk, helal olsun!" demekteler.
Karar verin, dostlar. Davul mu seviyorsunuz, ney mi?
***

Aklı başında bir insan olan Kemal Bey'e - sırf yüz benzerliğinden ötürü- Gandi adını pek yakıştırdılar.
O lider acayip barışseverliği ve edilgenliğiyle İngilizleri afallatıp ülkesinden uzaklaştırdı ama, manyağın tekiydi. Beze sarılıp dolaşır, "sarılmama" gücünü kendine kanıtlamak için her gece başka bir genç kızı çırılçıplak yanına yatırır, el sürmeden sırtını dönüp uyurdu. (Bereket versin video kamera yoktu o yıllarda.) Şimdi adam gibi Kemal Bey'e Gandi diyen insancıllık sempatizanlarının günümüzdeki Hindistan'ın azılı bir kapitalizm yarışçısına dönüşmüş olduğundan haberleri yok galiba.
Ayrıca, ülkemizde elektrik üretecek nükleer enerjiye karşı çıkıyorlar.
Hindistan ordusunda nükleer bombalar olduğundan da mı habersizler?
***

Tablonun gerçekten sevinilecek yanı var.
Yıllardır tartışma türban mürban üstüne değil de ipe sapa gelir konularda olacağa benziyor.
Yeni lider iyi şeyleri destekleyebileceğini söyleyerek "Masaya gelin" dedi.
Kimse buna karşı çıkmamalı. Horoz dövüşlerini doktor konsültasyonuna tercih edenler şunu düşünsünler lütfen:
CHP seçim başarısını yüzde 40 oy diye tanımlıyor.
Tutturduğunu varsayalım. Diyelim birinci oldu; bugünkü iktidar partisi yüzde 35, başkaları da yüzde 25 aldı. Kiminle koalisyon yapılacak? MHP ile mi?
En eğlenceli çelişki o olur!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA