Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Curcunada bir hoş seda

Duayen lafı pek moda. Uzunca yaşayıp bir alanda kıdemlenen kişiye duayen deyiveriyorlar.
Ama kültür gazeteciliğinde Doğan Hızlan'ın duayenliği öyle değildir. O alanda çok uzun yıllar boyunca müthiş bir titizlik ve hamaratlığın birikimiyle gerçekten hak edilmiş unvandır. Sanatın her kesiminde olup bitenlerin bütün ayrıntılarını izler, tarafsız değerlendirmesinin eleğinden geçirir, en ilgi çekecek biçimde kamuoyuna sunar Doğan dostum.
Önceki gün köşesinde politikacıların, medyanın ve de halkın söz konusu alana ilgisizliğinden acı acı yakındı. Meydanlarda, ekranlarda, her fırsatta parlak tasarımlar anlatan liderlerin kültüre ilişkin hiçbir vaatte bulunmadığını söylüyor. Medyadaki meslektaşlarının onlara öyle konularda bir şey sormamasına da üzülmüş.
"Anladığıma göre" diyor, "liderler kadar onları da kütüphaneler, müzeler, kültür merkezleri, konser salonları, opera salonları ilgilendirmiyor."
Halkın tutumuna ilişkin görüşü de şöyle: "Kültür ve sanat konusunda partilerin ne yapacağını merak etmiyor. O konudaki eski vaatlerin gerçekleşmediğini gördüğünden, tekrarını dinlemek istemiyor."
Ve vurguladığı temel gerçek: Kültür yaşamsal ölçüde önemlidir. "Her şeyin burada başladığını ve burada bittiğini ne liderler, ne medya mensupları fark edebiliyor."

***

Yerden göğe haklı tabii. Seçim patırtısında gözden kaçmamalı:
Kalkınma başkadır, gelişme başka. İkisi bir arada yürütülmezse, yani zengin olurken adam olunmazsa, güvenli düzeye ulaşılmaz. Elde edilen refah da haydan gelip huya gidebilir. Domino taşları gibi devrilen ve devrilecek olan Arap diktatörlerine bakın. Parasızlıktan mı dökülüyorlar?
Kültür dediğimiz kişilik kazanımı toplum binasının dış boyası değil, temelindeki çimentodur.
Bunların hepsi doğru da, sevgili dostuma ilişkin bir parantez var beni gülümseten. Burada değinerek onun üstünde "aleni baskı" kurayım.
Efendim, Doğan kardeşim vaatlerin tutulmasının öneminden söz ediyor ya. Kendisi yönettiğim yayınevine bir kitap hazırlama vaadini lütfetti 19 ay önce. O gün bugün ne zaman karşılaşsak "Gelecek hafta tamam" demekte. Bakalım AKM mi önce bitecek, duayenin kitabı mı?
***

Gelelim ulusal çapta ileriye dönük durumlara. Orada büsbütün tasarım boşluğu olmadığını duyup sevindim.
Bir başka dostum da Doğan Hızlan'ın yakınmasını okumuş, kamuoyunu aydınlatmak istemiş. Telefonda müjde verdi eski başbakanlık başdanışmanı, günümüz milletvekili adayı Nabi Avcı.
İstanbul 2010 yılı Avrupa kültür başkentlerinden biri oldu ya. Bu bizim o alanda Batı ile kucaklaşmamıza katkı denemesiydi. Peki, Doğu da var. Yalnız Doğu değil, Balkanlara bile yayılan kendi tarih ve kişilik birikimimiz var. O bilinç hazinesi dikkate alınarak karar verilmiş: söz konusu kapsamda her yıl bir şehir Türk Dünyası Kültür Başkenti olacak.
Başlangıç 2013'te. O yıl Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti. Aynı İstanbul için yapıldığı gibi, özel yasa çıkarılacak bu konuda. Seçimden sonra hemen başlanacak hazırlığa. Eskişehir'de büyük yatırımlarla konferans, konser, tiyatro salonları, özel müzeler ve bir kültür merkezi inşa edilecek; 2013 yılı boyunca müzik, edebiyat, plastik sanatlar, sinema ve tiyatro şölenleri gerçekleştirilecek.
Öylece ekonomisi ile birlikte ruhsal yaşantısı da yepyeni bir dinamizm kazanacak olan Eskişehir tam "dünya çapında marka kent" niteliğine kavuşacak.
Bunları dinleyince hemen sordum: "Yılmaz Büyükerşen'in rolü olmayacak mı bu işte?"
"Olmaz olur mu"
dedi Nabi Bey. Şimdi seçim arifesinde rakip saftaki Büyükerşen'i zor durumda bırakabileceği için sırası değilmiş ama, hazırlıklar başlayınca her fırsatta onunla el ele vereceklermiş.
Siyasal ve kişisel sınırları aşabilmenin örnekleri genelleşirse seçim fırtınaları geçer gider, topluma kazandırılan maddi manevi yapılar sapasağlam durur dikildikleri yerde.
Kubbenin altında bir hoş sedanın yanı sıra geleceğin kuşaklarına bırakılmış paha biçilmez kültür mirası da kalır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA