Bunu bilerek yapıyor.. CHP'nin 3 Kasım'da aldığı oyu koruması, hatta biraz daha üzerine çıkması için elinden geleni yapıyor..
Nasıl mı?
Neden mi?
Önce nasılı.. Seçim kampanyası başladığı zaman CHP'nin üzerine ölü toprağı serpilmiş gibiydi.. CHP'li seçmen heyecansızdı, umutsuzdu.. Meydanları dolduracak, sandığa gidecek motivasyondan yoksundu..
CHP'lilerin hareketlenmesi için bir tartışma ortamının doğması gerekiyordu..
İşte bunu AKP lideri Erdoğan sağladı.. Başbakan, CHP'nin adını anmayıp, yaptıklarını ve yapacaklarını anlatsaydı yine meydanları doldururdu..
Oy oranı yine yüzde 50'ler düzeyinde olurdu.. Ama gitti, kendine CHP'yi hedef seçti..
Önce 'CHP'nin kökü bereketsiz' dedi.. CHP'liler ayağa kalktı.. Resmen Baykal'a malzeme verdi.. Kendisine çatması, tabanını canlandırması için pas attı..
Baykal da belediye başkan adayları da seçim meydanlarında hep bu konuyu işlediler.. Tam ortalık duruluyordu ki Başbakan bu kez CHP tabanını kızdıracak, kenetleyecek ikinci tartışmayı açtı..
"Onuncu Yıl Marşı'nı okumakla Türkiye raylarla donanmıyor. Bu işler lafla olmuyor. Neyi ördün yahu, neyi?" diyerek Baykal'a gollük bir pas daha verdi..
CHP'lilerin ekmeğine resmen yağ sürdü.. Sandığa gitmeyecek olan CHP'li seçmeni bile öfkelendirdi..
Şöyle bir düşünün.. Erdoğan bu sözleri söylemeseydi.. Polemiğin, ağız dalaşının olmadığı bir seçim yaşayacaktık.. CHP mitingleri de bu kadar hereketli olmayacaktı..
Peki Erdoğan bunu neden yaptı?
AKP lideri kendilerinin yükseldiğini ama CHP'nin ufaldığını gördü.. CHP'nin aşağı doğru gitmesi iktidarı da sıkıntıya sokacaktı.. Çünkü muhalefetsizlik, iktidar için büyük bir sıkıntı demektir..
Küçülen CHP kendi içine kapanırsa, iç sorunlarıyla uğraşmaya başlarsa ortada muhatap kalmazdı..
O zaman birileri de çıkar muhalefet boşluğunu doldurmaya kalkardı..
Bu gelişmelerin hiçbiri iktidar partisinin işine gelmezdi..
Erdoğan mevcut durumun güçlenerek korunmasını istiyor.. AKP yüzde 45 de alsa, 50 de alsa, 55'lere de çıksa farketmez.. Çünkü zaten Meclis'in yüzde 65'i AKP'li.. Yeteri kadar gücü var..
Başbakan bu açıdan rahat..
CHP de güçünü korursa, var olan fiili durum 1997 yılına kadar sürer..
Siyasi dengeler değişmez..
Bence Başbakan bunun hesabını iyi yaptı..
İki partili yapının sürmesi için Baykal'a istediği pasları attı, CHP'nin hareketlenmesini sağladı..
Gördüğüm bir başka nokta daha var.. Başbakan galiba AKP'ye yönelik aşırı oy yığılması da istemiyor.. Bunun da başka sorunlar doğuracağını görüyor.. Yüzde 45-50 arasında oy yeter de artar diye bakıyor..