Sezon başından beri Galatasaray antrenmanlarını yakından izleyenler takımın iyi çalışmadığını söylediler. Sezon öncesi hazırlık kampında üç günde bir verilen izinler herkesi hayrete düşürdü. İkinci devre öncesi Antalya'daki kampı ben de izledim; "İyi çalışmıyorlar" iddialarının doğru olduğunu yerinde gördüm. Bu gerçek ortadayken futbolculardan sürekli Skibbe'yi ne kadar sevdiklerini dinledik. Hatta Bordeaux maçı sonrasında bile eski teknik direktörlerine teşekkür etmeyi ihmal etmediler.
Bu tablo aklıma Chelsea'yi getirdi. Londra ekibi sezona yeni teknik direktörü Scolari ile girdi. Yıldızlarla dolu kadronun yarattığı beklentilerle orantılı sonuçlar alamadı. Skibbe üzerinden Galatasaray'a yapılan "İyi çalışmıyorlar" eleştirisinin benzeri Scolari için de yapıldı. Şaşırdınız değil mi?
Ancak orada önemli bir fark vardı. Takımın iki önemli ismi Terry ve Lampard'ın Scolari'ye özel bir görüşmede bu sıkıntıyı aktardıklarını okuduk. İki ünlü futbolcu, deneyimli teknik adamın kapısını çalmışlar ve odaya girip "İdman tempomuz düşük. Daha iyi çalışmalıyız" önerisinde bulunmuşlardı. Bu haberlerden birkaç hafta sonra da "tembel" Scolari gitti; yerine Hiddink geldi.
İşte Galatasaraylı futbolcularla (aralarında Milli Takımımız'ın yıldızları da var), İngiltere Milli Takımı'nın iki yıldızı Terry ve Lampard arasındaki fark!
Onlar, hocalarına "İyi çalışmıyoruz" diye sitemde bulunabiliyor, "Bizi daha fazla yormalısın" diyor; bizimkiler ise teşekkür ediyor.

KARİYERLERİNE ZARAR
Neden? Çünkü onlar iyi çalışmamanın en büyük zararının kendilerine olduğunu biliyor. Bu yüzden geriye gideceklerinin, belki de ciddi sakatlıklar yaşayabileceklerinin farkındalar.
Galatasaray'daki futbolcu ise aynı adaleden bir sezonda üç kere sakatlanıyor. Bir başkasının sıradan bir ikili mücadelede omzu çıkıyor. Özetle, bizimkiler iyi çalışmamayı kar sanıyor; bunun kariyerlerine ne kadar büyük zarar verebileceğini, hatta verdiğini ve nasıl gerilediklerini göremiyor. İşte Avrupalı ile Türk futbolcusunun mantalite farkı!