Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Hasan Bülent’e ödev!..

Eee!.. Benim onu adıyla çağırmaya da hakkım var, yazı ısmarlamaya da.. Çünkü, bugünün o müthiş kültür sanat adamı, o güzel sanatların her dalını, başta edebiyat izleyen, eleştiren, sergiler düzenleyen uzman.. Gerçekten koskoca profesör..
Amma velakin, ben de onun ilk patronuyum.. 1980'de Erkekçe dergisini çıkarırken hedefim "Bu dergiyi okunur yapmak"tı. Onun için de okunacak yazılara ve yazıları yazacak kalemlere ihtiyaç vardı.. Prof. Kurthan Fişek gibi yeri hâlâ dolmayan bir benzersiz kalem başta bir minik kadro kurdum ki, hepsi okunur.. Bir yer boş kalmıştı.. Kitap eleştirmeni..
Babamın yakın dostları, her hafta sonu mutlak buluştukları Bilgi Kitapevi sahibi Ahmet Küflü ve editörü Attila İlhan'ı aradım. Baba dostlarını yani.. "Bana bir kitap yazarı bulun, ama öteki eleştirmenlere mektup yazmasın, benim okuruma kitabı anlatsın, sevdirsin, aldırsın, okutsun. Sayesinde bir kitap bile okunsa kardır" dedim..
Kaptan (Attila ağabey) yani hemen "Var" dedi.. "Benim çok sevdiğim bir genç var, o yapar.."
"Yapsın o zaman" dedim. "Sen de göz kulak ol, Kaptan.."
İşte o genç adam, Hasan Bülent Kahraman'dı..
Başbakan Süleyman Demirel, hem de resmi masasında Erkekçe'yi görüp "Sen de mi" diye takılan arkadaşlarına "Siz hiç açıp okumayı denediniz mi" diye sormuştu da, o zaman yazmıştık. O dergi nasıl 150 bin sattı, sanırsınız?. Yıldırım Ünverdi, satış müdürümüzdü. Araştırma yaptı. Bayiden satın alanların 70 bini kadındı, inanır mısınız?.
Neyse.. Hasan Bülent dostum, can kardeşim pazar ekimizde gene nefis bir yazı yazmış.. "En İyi 100 Çeviri" diye..
"Benim için en iyi çeviri, Sabri Esat Siyavuşgil'in Cyrano de Bergerac'ıdır" diyor.. Öyledir gerçekten.. İlkokulda okumuştum, babam önüme koyup "Aslından daha iyidir" deyince.. Babam şövalye romanlarını okumaya hep teşvik etti bizi.. Onun için eğitimdi şövalye ruhunu anlatan kitaplar..
O kitap o gün bu gün baş ucumda durur.. Gelin yatak odama göreceksiniz. Küçük Prens'le yan yana!.
Hasan Bülent de, benim gene çocukken ezberlediğim Melih Cevdet'in Edgar Allan Poe'den çevirisi Annabel Lee hayranıymış meğer. O korkunç öyküler yazarından böyle romantik bir aşk şiiri.. Ya da asıl Melih Cevdet mi?.
Hasan Bülent Shakespeare çevirmeni Sabahattin Eyüpoğlu'nun çeviriyi özgün dilinden değil, Fransızcadan yaptığını söylüyor.. O zaman şu soruyu sorma hakkım doğuyor.. Melih Cevdet ve Sabri Esat'ı da anarak..
"Çevirmenin çeviri yaptığı dili mi, yoksa Türkçeyi mi iyi bilmesi, yazması gerekir.."
Bir yazı konusu yapmalısın bunu Hasan Bülent!..
Başımın ucunda duran, "Herkes okusun, çocuğuna mutlak okutsun" dediğim bir kitap daha var. Küçük Prens.. Antoine de Saint- Exupery!.
Peki hangi çeviri?. Al sana bir yazı konusu daha, Hasan Bülent!.
Ahmet Muhip Dranas mı, Selim İleri, Azra Erhat, Nihal Yeğinobalı, Sumru Ağıryürek, Cemal Süreya ve Tomris Uyar, sonra tek başına Cemal Süreya, İpek Ortaer, Kerem Topuz, Aylin Yengin.. Naime Erkovan, Müfge Kalender, Hakan Birsel, İsmail Yorguz, Sedef Ecer ve İzzeddin Çalışlar, Tayfun Törüner mi?.
Bunlar benim bulabildiklerim.. Bu kadar fazla çevirmeni olan bir kitap da tek başına yazı konusu olmaz mı?.
Hadi söyle, yani yaz bakalım.. Çocuklarımıza hangisini tavsiye edelim, şimdi?.
"Çeviri listelerinde Bilim Kitapları yok" diyorsun.. Peki popüler eserler, best sellerler niye yok?.
Hem de daha 60'lı yıllarda yüz binler satan Çağlayan yayınları cep kitapları vardı. Bir liraya giderdi.. Mayk Hammer'i bilmeyen var mı, 50'nin üstünde olup da..
Ben orijinalini de okudum sonra. Mickey Spillane'den.. Yemin ederim, F.M. İkinci daha iyiydi..
Peki kimdi F.M. İkinci..
Kemal Tahir.. Devlet Ana'yı, Yorgun Savaşçı'yı yazan dev!..
Dedim de.. Para kazanmak için yazdığı,
"Şişli de bir apartıman
Yoksa eğer halin duman!."
şarkısını kuşaklara ezberleten Nâzım Hikmet, o zaman Türkçe sahnelenen opera oyunlarına çevirmenlik yapmamış mıydı?.
Bak başına ne işler açtın.. Al sana bir de "Gizli Çevirmenler" yazısı..
Bitmedi..
Ahmet Vefik Paşa.. Tüm Molierleri o çevirdi. Yetmedi.. Millet yabancılık çekmesin diye çoğunu adapte etti, yani uyarladı.. Hangisi güzeldi sence?. Moliere mi, Ahmet Vefik Paşa mı?.
Al sana bir de "Adaptasyon" yazısı, tabii Ahmet Vefik Paşa'nın çeviri edebiyatımızdaki öncü yerini de anlatarak, Hasan Bülent..
Açtın mı başına dert..
Sen uğraş, çırpın, yaz ki, ben pazar günleri koltuğuma uzanıp, keyifle okuyayım!.
Öperim dostum, cankardeşim benim!.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA