En başta Lucescu olmak üzere teknik heyet ve de yönetim kurulu yanlışları Beşiktaş'ı kimsenin beklemediği bir kaosun içine sürükledi. Geçen seneden bu sene ligin ilk devresinin sonuna kadar Türkiye'de rakiplerine büyük üstünlük sağlayan, başarılı ve de istikrarlı bir grafik çizen, çok ender maç kaybeden Beşiktaş ters yüz oldu. Kupada Gaziantep yenilgisinin yanında, ligde de kısa sürede 4 maç kaybettiler. Tabii, arada iki de Valencia mağlubiyeti var. Özgüven kaybı başladı. İlhan'ın gidişiyle sistem arızaya uğradı. Uyumlu ve istikrarlı üçlü defans bloğunda da ciddi bir düşüş meydana gelince rakiplerine zor pozisyon veren takım kolay gol yiyen bir takım haline geldi.
Tabii bu büyük düşüşün 1 numaralı sorumlusu Lucescu. Kafasındaki tilkiler yüzünden zihinsel sıkıntıya girdi. Asli görevinde çelişkiler yaşamaya başlayıp teknik adam hataları yaptı. Çok tuhaf ve ürkek tutumuyla futbolculara stres depoladı. Özgüvenlerini bozdu. Yönetim kurulu ve Sinan Engin de Lucescu'nun bu yanlışlarını düzeltecek girişimlerde bulunamadılar.
Beşiktaş medyası da yanlış tercihler yaptı. En büyük hata Sergen'i takımın üzerine çıkarmaktı. Günümüz futbolunun sürekli yükselen temposunda ve devamlılığında fizik gücü yetersiz Sergen'i üstün yeteneklerini sergilemesi ancak makinanın dişlilerinin iyi işlemesiyle mümkün olur. Ama bir Sergen'dir gitti. İyi bir kaleci Cordoba, Ronaldo yönetiminde uyumlu üçlü defans bloğu, önlerini çok iyi kapatan, oyuna giren Tayfur-Giunti ikilisi, solda takımın lokomotifi İbrahim, çok önemli ofansif icraatlar yapan Pancu ve de istenilen verimi sağlayamasa da gittikten sonra eksikliği iyice anlaşılan İlhan hep ikinci planda kaldılar. Şimdi de "Sergen kötü oynuyor" diyorlar. Halbuki, Sergen aynı Sergen. Ama takımın balansı bozulunca Sergen katkısı bitiverdi. İlhan'ın gitmesiyle eldeki kadroda ileride son adam rolünde oyuncu kalmaması da Sergen'in aksiyonlarını iyice kısıtladı.
Sergen olayını bir ikinci örnekle açıklamak istiyorum. Hagi, UEFA Şampiyonu olan Galatasaray'da oturmuş takım oyunu ve müthiş dar alan presinde yeteneklerini üst düzeyde sergiliyordu. Aynı Hagi bugünkü Galatasaray'da olsa, hiçbir şey yapamaz.
