Dün gece Kadıköy'de çok yüksek tempolu bir 60 dakika izledik. F.Bahçe, yenik duruma düşmesine rağmen üç puanı kazanmayı başardı. Daum da, yine orta sahayı defansif yönden tek başına Aurelio'ya yükleme yanlışından vazgeçmedi.
Malatyaspor ilk yarının ilk bölümünde orta sahayı pas yaparak geçip, akılcı bir anlayış sergileyip ve de erken skor avantajı elde edince maçın zorluk derecesi arttı.
F.Bahçe yediği golün şokuyla risk alırken, takım savunmasını iyice arızaya uğrattı. Bu bölümde 3 net tehlike atlatıldı. Ardından oyunun kontrolünü eline geçiren tempolu bir evsahibi takım gündeme geldi. Ümit sağ kulvarı iyi çalıştırdı, Nobre hem etkili çapraz koşular hem de sırtı rakip kaleye dönük yaptığı asistlerle Malatyaspor savunmasının yerleşme düzenini bozdu. Alex, etkili bir şekilde devreye girdi.
Her duran top ve yüksek ortalar, rakibin bu konudaki rahatsızlığıyla gollük tehlikelere dönüştü. Yalnız sol kulvar çalışmadı. Çünkü Tuncay zaten kanat adamı değil. Ayrıca Deniz de ters ayaklı olduğundan bu kulvarın işlerlik kazanması mümkün değildi. Buna rağmen yüksek toplarla çok pozisyon ele geçti. Devre biterken de yine böyle bir yüksek top sonucu beraberlik golü geldi.
Tempolu futbol
İkinci yarıya da F.Bahçe tempolu başladı. Bu baskı neticesinde Nobre skor avantajını getirdi. Ardından da takımın en iyisi olan Nobre üçüncü golün de asistini yapınca takım rahatladı, maç da orada bitti. Çünkü o dakikadan sonra F.Bahçe oyunu doğal olarak rölantiye aldı.
Dün geceki en olumlu artılarından bir tanesi çarşamba yorgunluğuna rağmen takımın üçüncü gole kadarki yüksek tempolu futboluydu. Bu arada Nobre'nin F.Bahçe'nin için ne kadar önemli olduğu bir kere daha ortaya çıktı. Her zaman vurguladığım gibi Nobre'den başka eldeki kadroda ileride son adam rolünü oynayacak başka isim yok.
Bir diğer konu da, F.Bahçe'nin en büyük etkinliği olan duran toplar. Van Hooijdonk gibi dünya çapında bir frikikçiye ve de Alex gibi çok iyi kesme orta yapan oyunculara sahipler. Bu yan ortalarda da en büyük silah, dün gol atmasa da Luciano'ydu.
Malatyaspor oyuna iyi başladı. Akıllı orta saha organizasyonlarıyla
F.Bahçe'nin bu bölgedeki rahatsızlığını değerlendirdiler. Ama ikinci golü bulamadılar. Ardından orta saha preslerinin yetersizliği, kaleye gelen yüksek toplardaki büyük zaafları, istedikleri neticeyi almalarını engelledi.