Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Almanlar Yunanistan'a el koymakta ısrarlı

Yunanistan, Avrupa Birliği'ne verdiği sözlere rağmen kemer sıkma programını uygulamakta ayak sürümeye devam ediyor. Yunan yönetimi, geçen yıl 30 bin devlet memurunun işine son vermeyi taahhüt ettiği halde memur kadrosu ancak bin kişi azaltıldı. Erken emekli edilen 10 bin kişi ise hem emekli maaşı alıyor hem de aynı görevlerini sürdürüyor. Böylece sosyal güvenlik sistemine yeni yükler biniyor.
Ayrıca Yunanistan'ın verimliliği artırmak için yürürlüğe koyduğu yeni yasalar da uygulamada işlemiyor. Rekabeti artırmak için berberler, fırıncılar ve avukatlara varıncaya kadar 150 meslek grubuna getirilen yeni düzenlemeler uygulanmıyor. Yine eskisi gibi mesleğe yeni gireceklere yoğun kısıtlamalar devam ediyor, sabit fiyat uygulaması bir türlü değiştirilemiyor. Böylece hizmet arzı sınırlı tutulduğu gibi ücret seviyesi de kaliteye bakılmadan sabit tutularak rekabet engelleniyor.
Peki bu uygulanmayan yeni kararların sonucunda ne olacak? Yunan ekonomisinin büyümesi gerçekleşemeyecek. Büyümeyen bir ekonomide borçların ödenmesi mümkün olmadığından da borç sorunu sürecek. İşte bu nedenle Almanlar, Yunanistan'a verilecek ikinci yardım dilimi olan 130 milyar euro'nun verilmesini engelliyorlar. Ve Yunan Hükümeti'nin reddetmesine rağmen, Yunanistan'a mali komiser atamakta ısrar ediyorlar.
Bilindiği gibi mali komiser, vergi ve kamu harcamalarını kontrol edeceği için Yunanistan'ın bütçe hakkını, dolayısıyla da egemenlik hakkını elinden alacak. Vergilerin ne kadar ve kimden toplanacağına, harcamaların ne kadar ve kime yapılacağına Yunan halkı yerine mali komiser karar verecek. Almanlar mali komiser atanmasında ısrarlı. Çünkü Yunanların yardım paralarını alıp yine kemer sıkmadan yaşayacağını düşünüyorlar.
Gelelim işin Yunan tarafına. Almanların mali komiser dayatmasına karşı Yunanlar da Almanlardan savaş tazminatı istemeye hazırlanıyor. Kanlı Nazi işgalinin 1941-1944 arasında Yunanistan'a verdiği zararın faturası olarak Almanya'nın önüne 168 milyar euro tutarında savaş tazminatı koyacaklar.
Peki Yunanlar haklı mı? İlk bakışta Yunanlar aldıkları borçları ödemedikleri gerekçesiyle haksız görünüyor. Oysa Yunanistan kadar, borç veren ve silah satan Almanya ve Fransa da Yunan borçlarından sorumlu. Siyasi tarihi hep galipler yazar ama finans tarihini öyle değil. Finans tarihini alacaklılar yazıyor. O yüzden borçlulara da söz hakkı vermek gerekiyor.
Yunanistan'ın ekonomisinin büyüklüğü belli. "Milli geliri 220 milyar euro olan bir ekonomiye hangi ölçüye dayanarak 350 milyar euro borç verildi?" sorusunun cevabını alacaklılar hâlâ vermedi.
Tabii bankacılar kolay para kazanmanın yolu olarak devletlere borç vermeyi gördüklerinden, Yunanistan'ı, borçlanma partisinde "bir kadeh, bir kadeh daha" yöntemiyle kendinden geçirdiler. Küresel mali krizle birlikte parti bitti ve Yunanistan kendine geldi.
Şimdi Yunanistan "ben bu borcu ödemem" diyerek, istediği indirimin yapılmasını istiyor. Alacaklılarını, masadan kalkmakla tehdit ediyor. Anlayacağınız Yunanistan da pek haksız sayılmaz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA