Bildiğiniz gibi CHP Genel Başkanı yolsuzluklara karşı olduğunu sık sık ileri sürüyor. Ama yolsuzlukların yolunu açanın kendisi olduğunu kamuoyundan saklıyor sürekli. Çünkü yeni Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) kayıt dışını engelleyen hükümlerini CHP değiştirtti. Ve yeni TTK'nın şeffaflık getiren hükümlerinin değişmesi için ilk yasa teklifini CHP verdi. Bu yasa teklifini 18 Haziran 2012 tarihli Dünya gazetesinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak övünerek anlattı. Şirket denetimlerinin kaldırılmasıyla şirketlerin 4.5 milyar lira tasarruf ettiklerini açıkladı.
Bu veriyi de TOBB başkanına arka plan oluşturmak için kurulan sözde araştırma kuruluşu TEPAV raporuna dayandırdı. Fakat şimdi Kılıçdaroğlu çıkıp "247 milyar lira yolsuzluk var" diyor. Eğer iddia ettiği gibi yolsuzluk varsa bunun sorumlusu Kılıçdaroğlu oluyor. Çünkü 4.5 milyar lira denetim maliyetinden kurtulmak için demek ki 247 milyar lira yolsuzluğa sebep olduğu ortaya çıkıyor kendi ağzından. Halbuki yeni TTK Prof. Dr. Ünal Tekinalp'in hazırladığı biçimde yürürlüğe girseydi şirket denetim raporları her şirketin internet sitesinde yayınlanacaktı. Devletle iş yapan şirketlerin ne aldığı ne verdiği açıkça görülecekti. İşte CHP bunu engelledi. Tabii "CHP'nin TBMM'de çoğunluğu yok. Nasıl yaptı yasa değişikliğini?" sorusu akla gelebilir.
Evet CHP'nin çoğunluğu yok ama yolu açan parti oldu. Bu nedenle sorumluluk onundur.
Gelelim Kılıçdaroğlu'nun son oyununa...
Bildiğiniz gibi Kılıçdaroğlu ve CHP Grup Başkan Vekili Hamzaçebi ile AK Parti Grup Başkan Vekili Canikli yeminli mali müşavir (YMM) olarak biliniyorlar.
Yeni TTK değişikliklerinde bu üçlü işbirliği yaparak TTK'nın 397 ve 400'üncü maddeleriyle oynayıp sadece YMM'lere denetim yetkisi getirdiler.
Bunun farkına varıp uyardığımızda bu defa Kamu Gözetim Kurumu düzenlemesini yaptılar. Bu son anda yapılan uydurma sistem çalışmadı. Bunun üzerine denetim dışı kalan şirketleri denetlemek için bu defa 6455 sayılı yasanın 80'nci maddesiyle TTK'nın 397'nci maddesine yeni bir hüküm eklendi ve denetçilerin Bakanlar Kurulu Yönetmeliği'yle tespiti yöntemi getirildi. Bu defa 6455 sayılı yasanın 80'inci maddesini CHP Anayasa Mahkemesi'ne götürdü.
Tabii istekleri yeminli olmayanları yine dışarıda bırakıp kendilerine menfaat sağlamak oluyor. Hatta bu eylemlerine neden olarak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerine de denetim yetkisi vereceği iddiasını ortaya attılar. Oysa Bakanlar Kurulu'na gönderilen anonim şirketlerin ve kooperatiflerin denetimine ilişkin yönetmelik taslağının 6'ncı maddesinde denetçi olarak serbest muhasebeci, mali müşavir ve YMM yer alıyor.
O halde CHP'nin iddiaları asılsız oluyor.
Bu arada Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın yoğun çalışmasına rağmen yönetmelik bir türlü çıkmıyor. Ve şirketler hâlâ denetimsiz. İşte bu bütün kargaşayı yaratıp şirketlerin denetimini engelleyenlerin başında kendisini dürüstlük abidesi olarak gösteren Kılıçdaroğlu'nun olduğunun bilinmesinde fayda var.
