Daha düne kadar Türkiye'nin Nişantaşı caddelerinden ibaret olduğunu sanan, CHP'nin tabanını oldum olası, "Köylü bunların hepsi!" diye aşağılamaya kalkan, ancak şimdilerde bu partinin kapısını, "Acaba buradan nemalanır mıyım?" diyerek aralayan bir çocuk var ortalıkta yeni yeni dolaşan. Duydum ki, eski dönemin Beyaz Türk'ü, yeni dönemin fakir fukara düşkünü bu oğlan meslek hayatında ilk kez katıldığı CHP kurultayına ilişkin acemice aldığı notları sıralarken, benim de orada olmama şaşırmış. İşte bu çocuğun zavallılığı buradan belli. Çünkü, benim son 20 senedir yapılan hiçbir CHP kurultayını kaçırmadığımı, daha düne kadar kömürcü diye aşağılamaya kalktıkları eşimin bu partinin geçen dönem İstanbul İl Genel Meclis Üyesi olduğunu ve halihazırda bütün ailemin, akrabalarımın ve yakın çevremin CHP eşrafından olduğunu bilmiyor. Ve beni de, tıpkı ablasının geçmişte yaptığı gibi yapıp, "yandaş" diyerek yaftalamaya kalkıyor. İyi ki bizim ahali bu acemi gazeteciyi okumuyor. Keza öyle olsaydı, ona verecekleri cevap emin olun şöyle olurdu; "Evet evlat Sevilay yandaş! Ama kime yandaş biliyor musun? Bu partinin tabanına, insanına! Biz bu kızı çocukluğundan beri tanırız. Peki sen kimsin ya? Ne aralık CHP'li oldun da ortalarda gezinmeye başladın? Hani köylüydük biz? Hani bu ülkenin geleceğini inşa edecek olanlar Beyaz Türklerdi. Onlar da CHP'de değil, eskinin ANAP'ında ya da DYP'sindeydi. Niye paçaların tutuştu? Yoksa senin Beyaz Türkler topluca Amerika'ya kaçtı da, seni de yanlarında götürmeyi mi unuttular?"