Dizide, konuşkan bir kadın olan 'Cevriye' karakterini oynayan Aydın, "Herkesin hayatında olan biri bence. Ben hep 'Cevriye' gibi insanlar gördüm veya duydum. Muhakkak yakın veya uzak herkesin bir akrabası 'Cevriye' gibidir. Çok konuşur, her şeyi eleştirir, hiçbir şeyi beğenmez, her şeyin en iyisini o bilir, meraklıdır ama aynı zamanda iyi niyetlidir, kimsenin kötülüğünü istemez. Tatlıdır ve bir şekilde insanlar onu kabullenmiştir. Sokağa çıkıp mikrofon uzatan 5 kişiden 3'ü veya 4'ü söyler size bunu" diye konuştu.
Kendisinin de zaman zaman çok konuştuğunu belirten Aydın, "Ben çok iyi bir dinleyiciyimdir ama bir o kadar da konuşmayı severim.
Beni 'Cevriye'den ayıran şey, ben düşünmeden konuşmuyorum" dedi.
Sette yaşadığı unutamadığı bir anısını da anlatan oyuncu, şöyle konuştu:
"Sette ilk zamanlarımdı. Mutfak sahnesi çekiyorduk. Polen (Fadik), Şahin (Raşit), Bülent Abi (Gaffur) ve ben.
Polen'le Şahin sahne gereği mutfaktan çıkıyorlar ve sonrasında benim Bülent abiyle çok kısa devam etmem gerekiyor sahneye.
Kendimi baştan beri tutuyordum gülmeyeceğim diye. İyi de idare etmiştim. Ta ki ikimiz kalana kadar.
Bir cümlesi ve hareketi vardı ki haykırırcasına gülüp kendimi yere attım.
Bülent Abi hiçbir şey yokmuş gibi beni "Yook yok kuzum kalk geçti bir şey yok" diye yerden kaldırırken bir yandan da Polen dışarıdan bağırıyordu 'Irmak dayan iki replik kaldı bitiyor' diye."
'HER ZAMAN YEDEK PLANIM VARDIR'
Irmak Aydın, sorunlarla baş etmek için ilginç yöntemler bulduğunun da altını çiziyor. "
Hayatta her ne olursa olsun, hemen negatife düşmemek gerektiğini öğrendim.
Benim ailem bana her şeyle tek başıma başa çıkmam gerektiğini öğretti.
Hep yanımda olduklarını hissettirdiler o ayrı. Ama ben pozitif kaldıkça bir sürü çözüm üretmeye başladığımı ve işe yaradığını gördüm.
Her şey için bir sürü yedek planım vardır benim ve bu şekilde hayatın daha kolay olduğuna inanıyorum."
