Gül, Davutoğlu, Babacan ve Kemal!
Dördünü toplasanız Reis'in çeyreği etmiyor.
İşleri güçleri katakulli...
Üniversite arazi hikayesini duydunuz!.
Bu dört kafadar 'Erdoğan giderse biz kazanacağız' diyor, kurdukları pusuda bekliyor.
ABD'nin bir araya getirdiği Kılıçdaroğlu, Gül, Davutoğlu, Babacan, Saadet, İP, HDP, PKK ve FETÖ'den oluşan 'yıkım ekibinin' beklentisi Reis'i göndermek!
Gezi'ciler ile FETÖ'nün Erdoğan'la ilgili 'mal varlığı' sözlerini Davutoğlu'ndan da duyduk!
Davutoğlu değil de FETÖ konuştu sanki!
Yeni parti kurmak için zemin yoklayan ve AK Parti'yi bölme çalışmalarına başlayan Davutoğlu neden başbakanlıktan kovuldu?
İsterseniz yazılıp çizilenlere şöyle bir bakalım.
***
Davutoğlu'nun başbakanlıktan istifası üzerine ABD'de yayınlanan Foreign Relations dergisi 'Amerika adamını kaybetti' şeklinde bir manşet attı.
Bunda ne var demeyin!
Çünkü bu dergi sıradan bir dergi değil!
ABD derin devletinin sesidir!
Council of Foreign Relations (CFR) darbelerle hükümetler yıkıp ülkelerin doğal kaynaklarını ele geçiriyor...
İçinde Brezizinski de var Soros da...
ABD'nin kirli işlerini bunlar yapar.
Konseyin her ülkede adamı var.
Üyeleri arasında Koç'lar da var!..
Davutoğlu'nun kimlerle iş tuttuğuna bakın!
Zaten ABD'de ne kadar fitne ve alengirli iş varsa altından hep FETÖ çıkar...
Yazmaya devam edelim.
Reis, Dolmabahçe Mutabakatı'na karşı çıkmış, görüşmeden "haberim yok" diyerek Davutoğlu'na tepki göstermişti.
İlk sürtüşme böyle oldu.
Çünkü Davutoğlu, Dolmabahçe görüşmesi ile muhalefetin eline koz vermişti.
***
Adamın daha sonra Zafer Çağlayan, Egemen Bağış, Muammer Güler ve Erdoğan Bayraktar'ı Yüce Divan'a göndermek istediğini gördük.
Reis'i böyle yiyeceklerdi.
Durumu çakan Erdoğan "Bakanlar üzerinden bir şeyler kurgulanıyor" dedi.
Davutoğlu eski bakanları neden Yüce Divan'a göndermek istemişti?
2015'teki yargının hâli ortada...
Sonuç ne olurdu bir düşünün?
Reis'in hedefte olduğunu biliyordu.
Bitmedi...
Davutoğlu'nun yanlış vekil listesi 7 Haziran'da AK Parti'ye seçim kaybettirdi.
Adam CHP ile koalisyon istedi.
Reis bu koalisyona karşı çıktı.
Davutoğlu CHP ile koalisyon kurmaya ısrar etti, MHP'li koalisyona 'hayır' dedi.
***
Koalisyon olmadı 'seçim' kararı alındı.
1 Kasım'da da AK Parti iktidar oldu.
Davutoğlu, AK Parti'nin aldığı yüzde 49.5 oyu kendi oyu olarak gördü ve Erdoğan'a kafa tutmaya başladı.
Reis'e yakın isimleri de tasfiyeye kalktı.
Batı'nın ve muhalefetin gazına gelen Başbakan Davutoğlu, Erdoğan'ın hakimiyetini kırmak istiyordu.
Çevresine de "Erdoğan efsane oldu, yeni lider benim" demeye başlamıştı.
Başkanlık Sistemi'ni engellemek için en az Kemal Kılıçdaroğlu kadar uğraştı.
Can Dündar'a bile sahip çıktı.
Tahliye olan Dündar, Almanya'ya kaçtı...
Uçak düşürme hadisesi sonrası Rusya ile ilişkilerimizin nasıl bozulduğu ortada!
Valiler kararnamesini bile imzalamadı.
Hem de kritik bir dönemde ve aylarca!
Bitmedi...
Erdoğan'a sormadan HDP ile birlikte çözüm sürecini başlatmak istedi.
Davutoğlu'nun, Erdoğan'ı Beştepe'de yalnız bırakma ve ülkeyi yönetme hayali kısa sürdü.
Yaşanan sürtüşmenin su yüzüne çıkması üzerine de istifa etmek zorunda kaldı.
Şu netleşti artık; Davutoğlu, Gül ve Babacan'ın hedefi muhalefetin önünü açmak; Erdoğan'a da kaybettirmek!
Liderliğin en önemli vasfı baskılar, dayatmalar ve zorluklar karşısında dik durmasıdır.
Reis nice zor geçitlerden geçti.
Onun yerinde şu adı geçenlerden biri olsaydı neler olurdu düşünün?
