Ce Ha Pe'li Mersin Belediye Başkanı Vahap Seçer, PKK'nın polisimizi şehit etmesinden hemen sonra rezil bir açıklamaya imza attı.
Polisimizi şehit eden PKK'yı değil devleti suçladı. Bay Kemal de önce sessiz kaldı sonra önemli bir açık yakalamış gibi teröristin DNA kayıtlarını istedi.
Seçer devleti suçladığı açıklamasında;
Hükümetin belediyeyi terör örgütleri ile ilişkili göstermeye yönelik iftiralar attığını bilinçli bir algı operasyonu sürdürdüğünü söyledi.
Başkan Seçer, "Devlet belediyemiz çalışanlarına yönelik operasyonlar yapmakta, belediyemize ve çalışanlarımıza itibar suikastı yapmaktadır" dedi.
Sözleri operasyonlara gocunduğunu gösteriyor, belli ki deşifre olmaktan rahatsız olmuş... CHP'yi suç üstü yakalayan polisimize kızmış...
Sonra açmış ağzını yummuş gözünü! Patronu Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel gibi o da Kandil'in diliyle konuştu...
Mersin ve Adana'ya 'kayyum' şart oldu.

***

Kılıçdaroğlu teröristlerin kimliklerinin gizlendiğini öne sürerek DNA raporu isterken sinsi sinsi gülüyor olmalıydı...
Çünkü terörist Dilşah'ın yaşadığını kankilerinden öğrenmişti. Bay Kemal "gazeteci" ilan ettiği teröristin yaşadığını ve görevinin başında olduğunu söylemekle Kandil'le birlikteliğini de itiraf etmiş oldu.
CHP'nin 'Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda Zozan Tolan kod adlı Dilşah Ercan ise kendi beyanıyla teröristliğini kabul etti.
Şimdi Bay Kemal ile avenelerinin yapması gereken şey milletten özür dilemektir..
PKK/KCK soruşturması kapsamında gözaltına alınan Bedrettin Gündeş ise bir iddiaya göre Dilşah'la sevgiliymiş.
Teyide tabi bir iddia bu.
Ancak pornocu kızı müdür yapanlardan herşey beklenir.
Vahap efendi PKK sevicisi Serdar Akinan'ı danışman yapmadı mı?
PKK'lıları kahraman ilan eden o danışman değil mi?
'İştar'ın Kızları' adlı kitabında kadın teröristleri kahraman gibi göstermedi mi?
Belediyede gözaltına alınanlardan çıkan fotoğraflar!. Herşeyi anlatmıyor mu?
Mersin'deki 'infaz çetesini' kim kurdurdu Vahap efendi?
Hesap vereceksiniz...
Yalanlarınızı 'mangır medyası'na anlatın. Ya da İsmail Küçükkaya ile sık sık program yapın.
Biz doğruları yazmaya devam edeceğiz...

***

ÇETE ARSUZ'A GÖZ DİKTİ!
CHP'li Selin Sayek Böke'nin memleketindeki arazilere uluslararası bir çete dadandı.
Sorarım size. Kim parasını vererek tapusunu aldığı arazi için rüşvet verir?
Emlakçı Davut Bayar verdi ama...
Neden verdi?
Çete adına iş yapıyor olmasın sakın...
Arsuz'da tezgâh büyük... Sürgün yemek istemeyen bürokratlar çeteye laf edemiyor.
Davut Bayar ve Sinan Kirmit devletin arazilerini hayali bir varis yaratarak tek tek ele geçiriyor.
Uluslararası çeteye İdare Mahkemesi'nin ihanet gibi kararının yol verdiğini duydum.
Meseleyi tüm yönleriyle irdeliyorum.
Arazileri elinden alınan çiftçiler ise isyanda... 50 yıldır arazileri ekip-biçen çiftçiler çaresiz...
Karahüseyinli köyünden Cafer Şanlı 'arazi çetesi'nin amcası Metin Şanlı'yı para vererek kandırdığını, ellerindeki 360 dönümlük araziye de göz koyduklarını söyledi.
Davut Bayar'ın yerel çiftçilere baskı uyguladığını ve 'Araziler eninde sonunda benim olacak, beni uğraştırmayın' diyerek açılan davayı geri çekmelerini istedi.
Davut Bayar ve Sinan Kirmit'in iddia ettikleri gibi tapuları yasalara uygun ise çiftçilerden davalarını geri çekmesi için neden baskı kuruyorlar. Neden çiftçilere açıktan yüz binlerce dolar ödediler?
Çok su kaldıracak bir olay bu...
Perdeyi aralamaya devam edeceğiz...