Teşvik yasası ile ilgili bir eleştiri var:
- Düzce ile Hakkari'ye, aynı teşvik yasası uygulanırsa... Kimse Hakkari'ye, gitmez... Herkes Düzce'ye koşar.
Vardık Düzce'ye.
"Doğru mu" diye... Doğru.
Organize Sanayi Bölgesi'nde 60 yatırımcıya arsa tahsis edilmiş. 36 yatırım "bitmiş." Bir kısmı "iç piyasaya" çalışıyor. Bir kısmı "ihracata."
Türkiye'nin sorunu "işsizlik."
Düzce Organize Sanayi Bölgesi'nde ise "işçi aranıyor."
Meslek lisesi mezunu olup da, iş arayan varsa "Düzce' ye koşsun."
Sokaktaki adamın "geçim sıkıntısı" var. "Küçük esnaf" dertli. Bakkal, manav, tuhafiyeci "büyük mağazalar geldi, hortum gibi bizi emdi" diyor. Ama Organize Sanayi'ye gidince "durum değişiyor."
İstanbul'a 2 saat, Ankara'ya da 2. Belediye "iyi çalışıyor."
"Gasp, kapkaç, uyuşturucu, Nataşa" yok. "Özel hastane, özel tıp merkezi" açılmış.
Birkaç "otel inşaatı" sürüyor.
"Sanayi, tarım, turizm" birlikte yürüyor. Ve "havza koruma projesi" yapılıyor, çevre kirletilmiyor. Sonuç:
"Düzce sınıf atlamış."