Eğer... Bir üniversitede "Yönetici" olsaydık...
Abdullah Kiğılı'yı arardık.
"Gelmesi...
Üniversitede ders vermesi" için.
"Bilgisini...
Deneyimlerini" gençlerle paylaşması için.
Eğer... Bir siyasi partide "Yönetici" olsaydık... Yine Abdullah Kiğılı'yı arardık.
Partinin "Siyaset okulunda" konuşması için...
"Birikimini" siyasete atılmak isteyenlere aktarması için.
Abdullah Kiğılı, Malatyalı...
Turgut Özal'ın hemşehrisi.
Özal... 1983'te partiyi (Anavatan) kurarken, Kiğılı'yı da çağırıyor...
"Kurucu üye" olarak.
Kiğılı siyasete girmek istemiyor... "Teşekkür ediyor."
1984'te... "Sürpriz...
Emrivaki... Kiğılı, kendisine haber verilmeden" ANAP'a kaydediliyor.
Sonra... İstanbul'da "İl yönetimine" seçiliyor... "İl ikinci Başkanlığına" getiriliyor.
1989 yerel seçimlerinde...
Bedrettin Dalan'ın kazanması için gece gündüz çalışıyor... "Semt semt... Ev ev" dolaşıyor.
Ama sandıklar açılınca...
Bedrettin Dalan kaybedince...
Sandıktan SHP'nin adayı Nurettin Sözen çıkınca...
Ertesi gün Abdullah Kiğılı "İstifayı basıyor." İstifa... Önemli bir kurum.
Kiğılı... Seçimin kaybedilmesinden "Kendisini de sorumlu tutuyor... Hiç düşünmeden çekiliyor." Ne ders ama!..
"Siyaset okullarında" mutlaka anlatılmalı.