14 Mayıs'ta parlamento şekillendi. Cumhur İttifakı 323 milletvekili kazandı. Millet İttifakı ise 212. Bunların üzerine Kılıçdaroğlu'nu destekleyen HDP'nin ve TİP'in 65 vekilini eklesek bile çoğunluk Cumhur İttifakı'nda.
Peki ilk turda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 5 puan gerisinde kalan Kılıçdaroğlu bir sürpriz yapıp kazanırsa, bu parlamento artimetiğiyle nasıl olacak?
Cevabı, CHP'li Abdüllatif Şener'den dinleyelim:
"Cumhurbaşkanı bir partide, Meclis çoğunluğu bir partide olursa denge denetim mekanizması kurulmuş oluyor. Fakat bu sefer de yönetimde ve ülkede istikrar kalmıyor. Dolayısıyla Meclis çoğunluğu Cumhur İttifakı'ndayken açıkça şunu söyleyeyim: Kemal Bey'in seçimi kazanmasıyla birlikte cumhurbaşkanlığı da bir başka partiye gittiğinde bir kere verdiği sözlerden hiçbirini gerçekleştiremez.
Meclis'ten hiçbir kanun geçiremez. Millet İttifakı'nın en büyük iddiası olan 6 partiyi bir araya getiren güçlendirilmiş parlamenter demokrasi artık hayal olur. Bunu gerçekleştiremezler. Maliye, ekonomik politikalar uygulayamazlar. Neden? Vergi çıkaramazlar. Bütçe çıkaramazlar. Bakın bütçe çıkaramadıkları için AK Parti iktidarının yapmış olduğu bütçenin artırılması yoluyla uygulamaya başlarlar. Bütçe politikaları olmaz. Mali politika olmaz. Hatta bürokrat ataması yapamazlar."
Hah şimdi taşlar yerine oturdu! Ben de Kılıçdaroğlu'nun dediği gibi, dolar nasıl 30 TL olur diye merak ediyordum.
Ne yapayım... Daha ikinci tur gelmeden yenilgiye ortak olmamak için masadan kalkma sinyalleri veren binde birlik partilere 38 vekil kaptıran Kemal Bey'in nasıl bir hesap uzmanı olduğunu bazen unutuyorum.
***
TEHDİT EDEN YİNE KAYBEDECEK
Kemal Kılıçdaroğlu, HDP seçmeninin desteğini kaybetmemek için kendisine destek açıklaması yapan Kandil'in komutanlarına saygıda kusur etmiyor. Ne var ki, açık olan bu ilişkiye dair delilleri sorgulayan gazetecinin sorusu üzerine, Kılıçdaroğlu'na PKK desteğinin ortada olduğunu söyleyen Türkiye Cumhurbaşkanı'na hakaret etmekten çekinmiyor.
Tek amacı, ortamı daha da germek ve sandıkta 12. kez yiyeceği şok dalgasını, nefret objesi haline getirmeye çalıştığı Erdoğan üzerinden absorbe etmek.
İstiyor ki Erdoğan taraftarları hakaretleri misliyle kendisine iade etsin. Buna karşılık muhalifler de kendisini, hatalarını sorgulamadan yeni küfürlerle gerginliği büyütsün.
Çünkü 28 Mayıs'ta kazanamazsa, 13 yıldır yenilgi yenilgi büyüttüğü CHP'deki iktidarını da fena kaybedeceğini hesap ediyor. Pusuda bekleyen İmamoğlu'nun, Yavaş'ın ya da en yakınındakilerin kendisini lime lime edeceğini biliyor.
Haklı da. Ancak Kemal Bey bu bel altı yöntemin işe yaramayacağını son kez görecek.
Çünkü kazanmak için medet umduğu ve körüklediği nefret atmosferi Twitter'da çalışsa da ilk tura göre daha beter kaybetmesine neden olacak.
Bu halk tehdit edene, intikam diye yanıp tutuşana, kavga dövüş vaat edene iktidarı vermeyeceğini daha size kaç kez göstersin?
***
OĞAN, ERDOĞAN'A GETİRDİĞİNDEN FAZLASINI KILIÇDAROĞLU'NDAN KOPARTACAK
İki gün önce yere göğe sığdıramadıkları, akademik kariyerine övgüler düzdükleri Sinan Oğan'ı Erdoğan'a desteğini açıklayınca gömmeye başladılar.
Öyle böyle değil ama...
Ne var ki şaşırmıyoruz. Erdoğan'a oy verdikleri için depremzedelere yaptıkları yardımı "haram edecek" kadar sıyırmış kitlenin, Muharrem İnce'yi nasıl hastanelik ettiklerini görmüyor musunuz?
Oğan, Erdoğan'a ne kadar oy getirir bilemem ama kafası karışık seçmenin bu gündelik faşizme oy vermesi mümkün mü?
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
