Trabzonspor zirvenin 13 puan gerisine düştü.. Trabzonspor için bu sezonu kaybetti diyebilir miyiz?
Ligin 13. haftasında liderle 13 puanlık fark, şampiyonluk için 'mucize gerekir' şeklinde yorumlanabilir. İlk yarının bitmesine 4 hafta var. Bu 4 haftada alınacak puanlar ve Süper Lig'in birinci yarısında oluşacak puan durumu bizlere daha sağlıklı yorum yapma olanağı verir. Ama bir başka gerçek ise şu an takımın içerisinde bulunduğu kaos durumu... Yeniden nasıl ayağa kalkılacak ve hedef için hangi rota çizilecek şu an meçhul.
Mevcut başkan "Ben başarılıyım. Hatalar yaptım ama düzelteceğim" dedi ve tekrar aday oldu. Bu adaylık için yorumunuz nedir?
Herhalde bu kadar yanlıştan sonra bir başkanın ortaya çıkıp, ben başarılıyım mesajı vermesi 'ironi' olsa gerek. Eğer yaptıkları yapacaklarının teminatı ise Trabzonspor'un vay haline! Başarılarını sayalım! Sayısız kez teknik adam değiştirmiş. Trabzonspor'da oynamak istemeyen oyuncuyu (Erkan Zengin) özel uçakla ayağına giderek transferi gerçekleştirmiş. Hakemleri Trabzon Avni Aker'de tutma becerisi ortaya koymuş ve kadınlar hakkında ağza alınmayacak sözler söylemiş. Yaptığı transferlerle kulübü maddi anlamda içinden çıkılması gerçekten zor bir duruma getirmiş. Ve hala başkanlık için aday… Yazık!
Trabzonspor'un tarihinin en önemli kongresini yapacağı değerlendirmeleri var. Sizce de öyle mi? Nasıl bir yönetim isterdiniz?
En önemlisi değil. Bana göre köprüden önce son çıkış… Kulübün içinde bulunduğu durum, tekrar yanlış bir tercihe artık olanak vermiyor. Önce delegelere bu konuda büyük iş düşüyor. Yıllardır, spontane yönetimlere verdikleri oyların, kulübü getirdiği yer gerçekten hazin… Plan ve programları olmadığı için, bir araya geldiklerinde "Ne olacak şimdi?" sorusunu sormaktan başka bir şey yapmadılar.
Yeni gelecek başkan ve yönetimine önerileriniz nelerdir?
Şu anki düşüncelerim; haydi Trabzon gelişmelere ayak uydur, vizyonunu genişlet, üretken ol, büyük düşün, büyük oyna. Sana yakışan budur. Çünkü artık büyük takımı yaratmak, büyük kulüp olmaktan geçiyor. Önce kulüp, sonra takım… Öyle ki, küçük kulüple büyük takım yaratılamaz. Bunu sağlasanız da uzun ömürlü olunamaz. Trabzonspor, kulüp olmadı değil ama her yıl küçülmeye devam ediyor. Buna artık 'dur' demenin zamanı geldi. Sorun sistem… Ama önce körlüğe gönüllü kılavuzluktan kurtulmak gerek. Sisteminiz yoksa gerisi yok. Sistemin tepesinde başkan, en aşağıda malzemeci bulunuyor. Trabzonspor, hiçbir zaman neden ve nasıl başarılı olduğunun tahlilini yapmadı. Bu tahlil aynı zamanda kendini tanımaktır. Ufkunuzu belirler, sizi omurgalı yapar. Dolayısıyla yıllardır esen rüzgarlara esir olundu. Omurgasız olunduğu için de rüzgarın yönüne doğru rota alındı. Ne Anadolu olundu ne de İstanbul… Yarışmacı olarak uzun vadeyi düşünme ilkesi bu takımın neredeyse 30 yılını çaldı… Trabzonspor ne çektiyse bu ilkeden çekti. Hedefe kendi inanmadı; taraftarını inandırdı. Kendi inandı; taraftarı inanmadı. Hep hayal kırıklığı yarattı. Yılları tüketti, umut erozyonuna yol açtı. Yarışarak uzun vadeyi gözetmek, hamasetle olmaz. Trabzon gerçeği size bu ışığı gösterir ya da göstermez. Sorun o ışığı görmek yerine kendini ışık olarak görenlerden çıktı. Bu yüzden arpa boyu yol alınmadı. Sorun dünde… Düne dönmek; dünde takılıp kalmamak hatta kendi etrafında dönmek demek. Düne dönmek; dünü anlamak noktasında yarını dün üzerine kurmak demek. Yani kendi yönünü, kendi gerçeğinden yola çıkarak tayin etmek demek.
