Geçen cuma... Ne zaman bir araya gelsek CHP yüzünden birbirimize girdiğimiz Malatya'daki amcaoğlu aradı. Lafa "Yazını okudum!" diyerek girince "Eyvah!!! Geliyor yine bombardıman" dedim. Ancak her ortamda CHP'nin politikalarınısavunan amcaoğlu beni dumur eden şu cümleleri sarf etti: "Çok haklısın! CHP'nin ne yaptığını anlamak mümkün değil! Barışı baltalıyor! Şoktayız!"
Uzun uzun konuştuk. Ben sordum o anlattı memlekette neler olduğunu. "Taban şaşkın ördeğe döndü" dedi ve CHP'nin Malatya'da büyük oy kaybına uğradığını iddia etti. Şöyle dedi: "Sürecin karşısında durdukça kayıp devam edecek! Göreceksin oyların büyük kısmı BDP'ye, bir kısmı da AKP'ye gidecek!"
Neye yalan söyleyeyim iki şeyden dolayı çok sevindim. Birincisi kendimle ilgiliydi. Gerek yazılarımda gerekse bir araya geldiğimizde CHP genel merkezinde hâlâ anti demokrat ve statükocu anlayışın hâkim olduğunu dile getiriyorum diye beni döneklikle, iktidar yalakalığı yapmakla itham eden kan bağım olan bir okurum gerçeği görmüş ve bana hak vermişti.
İkincisi ise çözüm sürecinin işleviyle ilgiliydi. Çok net ortaya çıktı ki süreç sadece barışı getirmeyecek! Aynı zamanda turnusol kâğıdı gibi kimin gerçekte ne olduğunun anlaşılmasına da yardımcı olacak! Makyajlar silinecek, maskeler indirilecek! CHP tabanı da partisinin gerçekte ulusalcı mı, demokrat mı olduğunu, politikalara yön verenlerin sosyal demokrat mı, sosyal faşist mi olduğunu öğrenecek!
Ben bunları kendi kendime analiz ederken MYK üyesi Gülseren Onanç, partisinin kendi tabanında yaptırdığı araştırmayı kamuoyuyla paylaştı. Onanç CHP'ye oy veren tabanın % 50'sinin sürece destek verilmesini istediğini açıklayarak inanılmaz bir gerçeği afişe etti!
Tabii şimdi haklı olarak sorabilirsiniz "eee canım diğer % 50 de sürece karşı! CHP tercih yapmış ve tabanın diğer tarafının sesine kulak vermiş!" Olay gerçekten öyle olsa inanın ses etmem ama değil. "CHP sürece karşı çıkmalı" diyen yani bugünkü politikaları doğru bulan ulusalcı, Kemalist kesimin oranı sadece % 18! Geri kalanlar ise "İyi olur kendilerinden, kötü olur bizden. Onun için CHP sussun, nötr pozisyona geçsin!" diyen hiç sevmediğim tipler! Oportünistler. Oranları % 20! Boldur bunlardan CHP'de. Bunlar rüzgâra göre pozisyon alırlar. Sürecin başarılı olacağını görsünler anında rotayı çevirir, "Biz de içinde olmalıyız!" diye. Bu kesimi destekçi tabandan saymamız lazım. Böylece süreçten yana olanların oranı çıkar % 70'e!
Bu ne demek peki? Süreç barışla, başarıyla sonuçlanırsa elinde %18'den başka bir seçmen topluluğu kalmayacak bir ana muhalefet demek! Önünü göremediği için başarısız sayılacak mevcut politikaların sahibi Kılıçdaroğlu ve ekibinin ceketini alıp o partiden çıkıp gitmesi demek! Anlatabildim mi efenim?
