Gazeteci Ruşen Çakır'ı, ABD, İsviçre ve Belçikalı vakıflar paraya boğdu.
Çakır'a ABD'li vakıflar 15 milyon lira fon aktarmıştı...
Gazeteci, para aldıklarıyla ilgili bir şeyler yazabilir mi?
Yazamaz! Yazarsa lokması kesilir çünkü!
Ruşen efendiye her yerden para aktığına göre parayı verenin düdüğünü çalıyor.
Bu herif de gazeteci, FETÖ ile ölümüne mücadele eden bizim Ahmet de.
Gazeteci olunmaz, doğulur derler...
Ahmet Külekçi onlardan biri.
Gazeteci, gerçeği yazar, haberin peşinden koşar...
Vatanı ve milleti için aç kalsa bile kalemini satmaz!
Gazeteci, kimileri gibi algıcı ya da yalaka değildir...
Alın teriyle mesleğini yapan gazeteci yamukluğu sevmez!
Ahmet Külekçi'yi Trabzon'dan tanır ve bilirim.
Cesur yazılarını takip ederim.
Gazetecilik zor zanaattır, hele de Trabzon'da...
Uğur Mumcu sadece gazeteciyazar değildi.
Atatürkçü, çağdaş bir fikir adamıydı.
Hayat çizgisi Atatürk'tü ve ona hiç ihanet etmedi...
Bunun için onu yok etmek istediler...
Mumcu tehditlere kulak asmayınca vahşi bir cinayete kurban gitti.
"Kürt Dosyası" kitabından sonra öldürülmesi rastlantı değildir yani.

***

Ahmet Külekçi ise terör örgütleriyle korkmadan savaşan gazetecidir.
Yerelde PKK ve FETÖ ile mücadele eden az leşker vardır.
Teröristler aleyhlerinde yazılar yazan gazetecileri sevmez!
Dahası onları hedef tahtasına koyarlar...
Fırsat bulunca da Mumcu gibi yok ederler...
Bizim Ahmet, bir yanda FETÖ, diğer yanda PKK'lı itler tarafından sürekli tehdit edilir...
Ahmet, 2007'de işlenen Hrant Dink cinayetiyle ilgili FETÖ'yü işaret eden yazılar yazınca örgütten Adem Yavuz Arslan ve Emre Uslu'nun hedefi oldu.
Adem Yavuz çakalı, Dink cinayetini konu alan kitabında Külekçi'yi itibarsızlaştırmak isteyen yazılar yazdı.
Bu yazılar sonrası Ahmet'in başına gelmeyen kalmadı.
Tehditler, şantajlar, baskılar, asıp kesmeler ve aşağılık paylaşımlar.
Külekçi yılmadan FETÖ terör örgütünü ifşa eden yazılara devam ediyor.
Diyarbakır'da evlat nöbeti tutan annelerin sesi olan Külekçi, Mardin'de PKK'lı hainlerin şehit ettiği Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk'ün davasını 5 yıl boyunca adım adım izledi.

***

"FETÖ'ye af mı olur ya!" başlıklı makalesinde Danıştay 5. Dairesi'nin FETÖ iltisaklı yargı mensuplarını görevine iade etmesini eleştirdi"
"Göreve iade edilen hâkimlerden biri bana bilinçli bir ceza kesti. Basın savcısı olmayan bir savcı ise peşime düştü... Durumu başsavcıya iletmem üzerine olaya basın savcısı el koydu."
Kimi sözde gazetecilere de seslenen Ahmet Külekçi, "Makbule'yi kucağına oturtup maklubeye kaşık çalanlar, Türkçe Olimpiyatları için yurtdışı gezilerine katılanlar ve ibanlarına para akıtılanlar bunları yazamaz" diyor.
Külekçi, "FETÖ mensuplarının affedilmesi ülkeyi felakete sürükler" diyor.
Ölüm tehditlerine rağmen yazılar yazan Ahmet mi gazeteci, yoksa kurduğu siteden hükümete çemkirme karşılığında ABD ve AB'den milyonlar alan Ruşen Çakır mı?

***

KINAMIŞLAR...

Uyduruk Basın Konseyi beni kınamış...
Hah hah ha!..
Kendini mahkeme sanan işgüzarlar mahallemizdeki yazarçizerin kulağını çekerek algı yapıyor...
İlkinde bir CHP'li tefeci için, ikincisinde soyadını bile yazmadığım, hakkında yığınla iddia olan Servet Hallı için kınamışlar...
Hepiniz vız gelirsiniz be!