- Söz aşağılanan arabeskçilere gelmişken, Fazıl Say'ın söyledikleri hakkında ne düşünüyorsunuz? - M.E.: Onun söylediği şeylerin çoğuna katılıyorum. Yalnızca tavrın kendine yakışır, saygılı bir şekilde olması gerekiyordu. Biraz heyecanlanıp kızmış. Daha yumuşak olabilirdi. Ama bir müzisyen bu tip şeyler hakkında konuşabilmeli. Sadece dikkatli olmak gerekiyor. Çünkü bir takım şeyler cımbızla ayıklanıyor. Mesela Aysun Kayacı 'Benim oyum çobanın oyuyla bir mi?' dedi ve o söz öyle kaldı. Siz cımbızla alıp 'arabesk yavşaklığı' derseniz, Fazıl Say haksız görünür, oysa ki bütününe bakmak lazım. - Son olarak, siz de Altın Portakal'daydınız. Sözü geçen bağlamda Kusturica'nın başına gelenleri nasıl yorumluyorsunuz? - M.E.: Emir Kusturica olayında da böyle. Bu konu hakkında bir şey bilmeden bir protesto olayına girip, adamı linç etmeye gerek yok bence. Şu anda bile ben kendimi konuşacak bir seviyede görmüyorum ama adamın filmlerini ve iyi bir sanatçı olduğunu biliyorum. Filmlerinde insani şeyler var. Daha sonra yanlış bir şeyler yapmış olabilir tabii ki. Ama böyle bir karalama kampanyasının önümüze gelmesi ve insanı linç etmek bu kadar kolay olmamalı.